Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 21 Ocak 2017

Sırada ne var?..

Saatlerce mevzu ile ilgisiz şeyler konuşarak vakit kaybına sebebiyet vermek, kavga çıkarmak ve kürsü işgali gibi hususlar, bildik şeylerdi. Ama milletvekili bacağı ısırmak ve kendisini kürsüye kelepçeleme gibi eylemlerle, hakikaten siyasi tarihimize renk katıldı(!)...
Başta CHP olmak üzere istemezük cephesinin Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçişimizi sağlayacak anayasa değişikliği ile ilgili referandum takvimi açıklandığında neler yapacakları, merak etmeye değer.
Bundan sonraki mücadele TBMM'nin dar sınırları içerisinde değil ülke sathında sürdürüleceği için, yeni ve şaşırtıcı yollar bulabilmek için çalışmaya çoktan başlamışlardır. Ancak, TBMM'de yapıldığında çok hoş gözüküyor olsa da, halkın karşısına çıkıldığında konuyla alakasız sözler sarf etmek, kavga çıkarmak, kürsüyü işgal etmek ve hele birinin bacağını ısırmak, kesinlikle işe yaramayacaktır.
Mesele, şu ana kadar yaptıkları gibi, Milletimizin değerlendirilmesine sunulacak maddelerle alakasız iddialarla mı vakit geçirecekleri, yoksa şu 18 maddeyi dikkatle okuyup dişe dokunur bazı yorumlarda mı bulunacakları.
CHP'lilerin teklifin ihtiva ettikleri üzerinde konuşmalarının bazı zorluklar çıkaracağı, aşikar. Şimdiye kadar, konu ile ilgili asgari düzeyde olsun bilgi sahibi olanları şaşırtan bir tavır izledi CHP'liler. Bundan sonra, yine teklifle alakasız iddiaları üzerinden politika yapmaya çalışırlarsa, kendi seçmenlerinden bile tepki görebilirler.
CHP'nin anayasa değişikliği süreci için hazırladığı bir broşür var. Ancak, 'Anayasa Değişikliği Ne Getiriyor/ 30 soru, 30 cevap' başlıklı bu broşür, şimdiye kadar olduğu gibi, referandum sürecinde takip edecekleri politikaya da ışık tutacaksa, CHP'lilerin işi çok zor.

Kargalar bile güler...

Parlamenter Sistem yerine Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçişi yani bir yönetim tarzı değişikliğini, gayretkeş bir şekilde 'rejim değişikliği' diye karalamaya çalışıyor CHP. Ancak, referandumda oy kullanacak insanımıza aynı şekilde yaklaşırlarsa, ciddiye alınmayacakları kesin. Aksi durumda da, 'şimdiye kadar söyledikleriniz neydi' sorusu ile karşılaşma ihtimalleri yüksek.
CHP'lilerin, beş yıl boyunca bütün mesaisini ekibiyle birlikte milletimize verdiği sözleri yerine getirmek için harcayacak Cumhurbaşkanı'nı diktatör olarak değerlendirme çabası kargaları bile güldürecek bir durum, mesela.
Anayasa değişikliğinin en önemli taraflarından birisi, atanmışların vesayetini tamamen bitiriyor olması. Mevcut anayasadaki aldatıcı bazı sözcükler sayesinde egemenliğe ortak olan atanmışlar, yeni sistemle tamamen devre dışı kalacaklar ve egemenlik milletin gerçek temsilcileri tarafından kullanılacak artık.
Bunu egemenliğin asli sahiplerine iadesi değil, halkın elinden alınması olarak değerlendiriyor CHP. Ancak referandum kampanyası sırasında, işin gerçeğini söyleyemeyeceklerini biliyoruz. 'Değişikliği hep istediklerimizi yapan atanmışların elindeki yetkileri aldığı için istemiyoruz' diyemezler herhalde...
Değişikliğin Güçler Ayrılığı konusundaki faydalarını gizleme çabalarını, denge ve denetleme konusundaki çarpıtmalar takip ediyor.
CHP'nin broşüründe, 18 maddenin ne olduğu değil, ne olmadığı anlatılmış adeta...
CHP'nin 'Anayasa Değişikliği Ne Getiriyor' broşürü, baştan sona çarpıtmalardan oluşuyor. Değişiklikle ilgili maddeler üzerinden aşırı derecede zorlama ile yapılan bu çarpıtmaların, Milletimizin karşısında işe yaramayacağı da, kesin.
Milletimiz okuduğunu ve dinlediğini anladığı gibi, tarafları da iyi tanıyor...