BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 28 Mayıs 2017

CHP’yi ‘Ejder’ mi yönetiyor

CHP'de ömür biter, hizip, kulis, ayak kaydırma, olağanüstü kurultay bitmez. Deniz Baykal, 1 Mayıs'ta Aydın Doğan Medya'nın CNNTürk TV'sinde heyecanlı bir çıkış yaparak, Kemal Kılıçdardoğlu'na, "Ya aday ol ya da çekil" diyerek resti çekti. Kılıçdaroğlu'nun hiçbir şey olmamış gibi ortalıkta dolaşmasına tahammül edemeyen, bir süredir susan Deniz Baykal, yine esti gürledi.
Kılıçdaroğlu'na, "Ya Cumhurbaşkanı adayı ol, ya çekil" restini tekrarladı. Bana göre Deniz Baykal, boşa kürek çekiyor.
Gazeteci-yazar Avni Özgürel'in, derin CHP'yi anlatan "EJDER" metaforunu beğenirim. Son yazısı "EJDER GÖZÜNÜ CHP'YE DİKTİ" şeklinde.
Ben de Derin CHP mekanizmasını (Ejder) yıllardır takip ederim. İstanbul Boğaziçi'nde oturan EJDER; Deniz Baykal, Muharrem İnce, Metin Feyzioğlu, Fikri Sağlar, Özgür Özel, Selin Sayek Böke gibi isimlerle uğraşmak yerine, "Söz dinleyen Kemal Kılıçdaroğlu'yla devam edilebilir" kararını verdi.
Nitekim, Deniz Baykal, "Beni Genel Başkan seçin" diye bağırsa da Ejder başka işlerle meşgul. CHP üzerinden, ÇATI ADAY ÖRGÜTLÜYOR, İKİNCİ GENÇ EKMELEDDİN OPERASYONU kurguluyor. Bu karardan güç alan Kemal Kılıçdaroğlu da; Temel Karamollaoğlu, Doğu Perinçek, Gültekin Uysal'ı ziyaret etti. Meral Akşener ve HDP'yi de ziyaret edecek. Fikri Sağlar'ı da atmadılar ama 1 yıl hak mahrumiyeti vererek, önümüzdeki olağan kurultayda genel başkan adayı olmasının önünü kestiler. Derin CHP'nin (Ejder) yeni plan şemalandırdığı söyleniyor. 2019'da cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 48.5 blokunu konsolide etmeye çalıştıkları söyleniyor. Yani, CHP-HDP (PKK)- Meral Akşener'ciler, Saadet- Vatan Partisi, FETÖ, Marksist, sosyalist, Batı hayranı aydınlardan oluşan bloku konsolide etmek... Kontrollu CHP-Kemal Kılıçdaroğlu ile bu kitleye şemsiye açılıyor.
16 Nisan'da aziz milletimiz tarihi bir karar verdi. Yeni Türkiye, yeni siyaset, yeni iktidar, yeni particilik için yeni bir süreci başlattı. AK Parti yapyor, CHP seyrediyor. Bu süreci İletişim Fakültesi'nden değerli hocam Prof. Dr. Nuran Yıldız, Gazeteciler com adlı internet sitesindeki yazısında şöyle anlatıyor: "Mülkiye'de 'siyasal imaj' konusunda yapılmış ilk doktora tezini (sanırım hâlâ da tek) yazmıştım. Aklım ve hissim, karizmasıyla Tayyip Erdoğan'ın sağın yeni lideri olacağını söylüyordu.
Doktora tezi 'lider imajı' olan bu ülkedeki ilk akademisyen olarak ve de incelemek için kayda değer başka da bir lider olmadığından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın iletişim serüvenini yakından takip ettim. Yakın çevresiyle tanıştım.
Analizlerimi takip ettiler. Önemli dönemeçlerde görüşümü sordular. Sevgili dostum Erol Olçok (yaşasaydı şimdi en mutlu insan oydu), tüm bu sürecin en ortasındaydı. Kardeşi Cevat da şimdiki MKYK üyesi Mahir Ünal da bu sürece tanıktır. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı iyi tanıdığımı düşünüyorum. Kongre konuşması gösteriyor, teşkilâtta ciddi bir bahar temizliği yapacak. (CHP'nin asla yapamayacağı şey.) Her kongrede yaptığı yönetim değişiklikleriyle partisini sürekli yeniliyor, kendi ifadesiyle 'yorulanlar'ı ayıklıyor. (CHP'nin asla yapamayacağı şey.) 'Eğer bu kardeşiniz Tayyip Erdoğan'ın ülkesinin ve milletinin hayrına olmayan en küçük bir tavrını, davranışını, icraatını, sözünü duyarsanız, bugüne kadar yaptığı her şeyi bir kenara bırakın ve gereğini yapın' diyerek kişiselleştirmeyi başarıyor."

SONUÇ: Milletimizin 16 Nisan tarihi kararına göre, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, AK Parti'yi yeniliyor, gençleştiriyor, geleceğe hazırlıyor. CHP ise 16 Nisan öncesinde kalmış, kazan kaynatmakla vakit geçiriyor.
EJDER NE YAPARSA YAPSIN 2019'DA TAYYİP ERDOĞAN'IN CUMHURBAŞKANI OLMASINI ENGELLEYEMEYECEK. KUŞATAMAYACAK. DURDURAMAYACAK. DERİN PLANLARININ ALTINDA KALACAK.