DR. NAFİZ KARAGÖZOĞLU

DR. NAFİZ KARAGÖZOĞLU

Tarihi 18 Ağustos 2017

Şeker ölçümü kişiye özeldir

2 ay önce şeker hastalığı tanısı kondu. 55 yaşındayım. İlaç başladılar ama hala düşünüyorum. 'Evde kan şekerinizi takip edin' dediler. Ne kadar sıklıkla kan şekerini ölçsem uygundur?
Hastalık takip ve tedavileri kişiye özeldir. Sizin ihtiyaçlarınıza göre ölçme sıklığınız başkasınınkinden farklı olabilir. İlaç, diyet, hareket ve su tüketimi yeni alışkanlığınız haline gelene ve kan şeker düzeyiniz hedeflenene değere gelene kadar günde 1-2 kez tokluk, yani ilk lokmadan 2 saat sonra kan glikozunuzu ölçün. Ayrıca genel bilgi verecek olursak insülin pompası veya insülin enjeksiyonu kullanan ve gebe olan şeker hastaları kan glikoz düzeyleri yani kan şeker kontrolleri sağlanana kadar her gün günde 4 kez parmak ucu kan şeker ölçümü yapmalıdır. Ölçümlerin sabah kahvaltısından, öğle ve akşam yemeğinden ve gece öğününden önce yapılması önerilir. Glisemi kontrolü sağlandığında ölçümlerin sıklığı haftada 3-4 kez yapılabilir. Kan glikoz düzeyi dengeye geldikten sonra takip için sadece idrarda glikoz kontrolü yapılabilir.

Doktor bey eşimle gebelik boyunca cinsel ilişkiye girmedik. Şimdi bebeğimiz oldu çok şükür. Bebeğimiz 1 aylık. Şimdi bu cinsel ilişki meselesini eşime açsam ayıp olur mu? Uygun zaman ne zaman? Bebeğe zarar verir mi?
Eşler arasında ayıp olmaz tabii ki. Cinsel ilişkiye doğumu izleyen 6. haftadan sonra başlayabilirsiniz. Kadınların sadece hormonları değil, sosyal yapısı-pozisyonuda değiştiğinden başlangıçta tedirginlik yaşanabilir. Kadının kendi vücudundan memnuniyetsizliği de cinselliği olumsuz etkileyen önemli bir faktördür. Hamilelik sırasında alınan fazla kilolar kadının psikolojisini olumsuz etkiler. Böyle bir durumda doğumu izleyen 6. haftadan sonra ciddi bir egzersiz programı ve emzirmeyi takiben uygulanacak profesyonel diyetler yarar sağlayabilir. Ayrıca tüm zamanını bebeğine ayıran anneler, cinselliğe karşı ilgilerini kaybedebilirler. Sabırla, iyi niyet ve gayretle devam edin. Ayrıca bebeğe de zarar vermez.

54 yaşında bir bayanım. Sırtımda yanma, kaşınma oluyor. Kollarıma doğru yayılıyor. Bilinmiş bir hastalığım yok. Sadece depresyon ilaçları kullanıyorum. 10 yıldır sabah akşam 2 hapım var onları içiyorum. Hangi doktora müracaa t etmeliyim? Benim hastalığım nedir? Nasıl bir tedavi önerirsiniz?
Hastalığına tıp dilinde 'Prüritis' diyoruz. Çok sık rastladığımız bir şikayettir. Birçok nedeni vardır. Alerji, depresyon, troit hastalıkları, parazitler, şeker hastalığı dahil bir çok hastalık kaşıntıyla başlayabilir. Bunun için ilk muayeneyi iç hastalıkları uzmanı veya cildiye uzmanı yapabilir. İlk muayene ve ilk tetkik sonuçlarına göre olası hastalıklar netleşir. Özellikle bir detektif gibi günlük hayatını takip et. Şöyle yapınca, bunu yiyince, şu temizlik maddesini kullanınca kaşıntım daha fazla artıyor gibi tespitlerini yap. Bizlerle paylaş ve sabırlı davran. Şüpheli çok olunca soruşturma uzun sürer.

46 yaşında erkeğim. Son 3 haftadır cinsel organımda ve torbalarımda yanma gibi garip bir his var. Canımı sıkıyor. İdrarım ağrılı oluyor. Ne yapsam iyi gelir?
Hemen doktora gitmen sana iyi gelir. Öncelikle iç hastalıkları uzmanına hemen git. Neden mi? Genel muayene birçok ihtimali değerlendirmek için gerekli. Cinsel organlar ve onların bölgesinde garip bir his ve orgazm olamama tarifin "Atılamayıp biriken idrar" için nörolojik bir ihtimali kuvvetlice düşündürür. Bel fıtıkları bile bu şikâyetleri yapma ihtimali taşıyabilir. Üroloji, nöroloji ve hatta belki de fizik tedavi uzmanına ihtiyaç duyulabilir. Şikayetlerin önemli, gecikirsen gittikçe artacak gibi duruyor.

3 aydır evliyiz. Eşimle birlikte oluyoruz ama sanki hiçbir şey olmamış gibi duruyor. Hasta mı acaba? Bir şey de konuşamıyoruz. Malum utanıyor. Kadınlar bizim gibi keyiflenmez mi acaba? Ben mi sıkıyorum?
Fizyolojik olarak kadında orgazm; cinsel organdaki yapıların uyarılmasıyla ortaya çıkar. Cinsel bölgelerden başlayarak tüm bedende hissedilir. Uygun süre ve yoğunlukta uyarı almayan bir kadın orgazm olamayacaktır. Uyarılma aşamasındaki farklılıklar kadının hazzını olumsuz etkileyebilir. Olağan bir cinsel uyarılma evresinden sonra, sürekli ya da tekrarlayan bir şekilde, cinsel birleşme ile orgazm olamamaya orgazm bozukluğu denir. Bu durum iki şekilde kendini gösterebilir; eğer kadın daha önce hiç orgazm yaşamadıysa buna birincil (primer) orgazm bozukluğu, eğer bu durum sonradan geliştiyse ikincil (sekonder) orgazm bozukluğu denir.