Mahsuben!

CUMA gecesi sahadaki linç ordusuna baktım.
Sonra da vahşet tiyatrosundaki sahnelere kesilen biletlere.
Soldado'yla birlikte sahada çirkinliklerin fitilini çekenlerden biri olan "Belhanda'ya plaket verselerdi bari" dedim.
Hasan Şaş ve Fatih Terim'e de çocuklarımıza örnek olmanın ödülünü.
"Futbolumuza kattıkları kaliteye mahsuben!" notuyla birlikte. *** Aslında adaletsizliklerin yadırganacak bir yanı yok.
Yıllardır aynı filmi izliyoruz.
Haksızlıkların sırtının sıvazlanması her zaman kötülüğün hacmini artırırken, verilen cezaların kabadayılığın süratini keseceğini falan mı zannediyorsunuz?
Kötülükle beslenenler hiçbir zaman değişmez.
Ama herkesin bilmesi gereken bir şey var.
Bir taç pozisyonuyla ortalığı yangın yerine çevirenler el üstünde tutuldukça çocuklarımız tehlike altındadır.
"Hiç kimse kaybetme zarafetine sahip olmayanlar kadar tehlikeli değildir" gerçeğine mahsuben! *** Fesleğenleri, menekşeleri unuttuk.
Cümlesini kuruttuk sportmenliğe verilen değerlerin.
Bazen haykırıyorum ya, "neden kabadayılık ve adaletsizlik bu kadar itibarlı hale geldi diye?" Cevap yankılanıyor!
"Arz talep meselesi!" O yüzden kurduğum cümlelerin ve isyanlarımın bu karanlık düzende hükmü olmadığını biliyorum.
"Yarattığı korkuyla hakemleri, medyayı ve sistemi doyuranların gücüne mahsuben!" *** "Başakşehir bu sezon şampiyon olur" diyorlar da "ben de olmaz" diyorum.
"Geçen sezon izlediğim adaletsiz filme mahsuben!