Erdoğan’ın büyük maratonu Erzurum’dan başlıyor

Türkiye'nin 2023 vizyonunun çok önemli bir virajı 24 Haziran'da yaşanacak. Türkiye'nin yüzyıllık paradigmalarını ortaya koyan lider Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, hayati virajın emin ellerde aşılmasını sağlayacak maratonu 26 Mayıs Cumartesi günü başlarken, Erzurum bir başka olacak. Neden Erzurum? Cumhuriyetimiz'in yüzüncü yılının hazırlayıcısı Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, yüzyıl Atatürk'ün Erzurum'dan başlattığı tarihi yürüyüşün derinliğiyle yeni Türkiye maratonuna Erzurum'dan başlamaktadır. Mustafa Kemal, Erzurum Kongresi'ni 23 Temmuz 1919'da gerçekleştirmişti. Erzurum Kongresi'nde, manda ve himaye reddedilerek ilk kez ulusal bağımsızlığın koşulsuz olarak gerçekleştirilmesine karar verilmişti. Türk vatanı topraklarının parçalanamayacağı açıklanmıştı. Türkiye'nin 2023 Yürüyüşü'nün lideri Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan da aynen Atatürk gibi, bugün Haçlı-Siyonistler'in kuşatmasını kırmaya, MANDA ZİHNİYETLİ KAFALARI paçavraya çevirmeye kararlı, Türk vatanının bölünmezliği için 80 milyonluk Türkiye'nin birlik ve beraberliği için hayatını ortaya koymaktadır. Cumhuriyetimiz'in temelleri Atatürk'le beraber Erzurum'da atıldı. Büyük Türkiye'nin inşası Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'la beraber yine Erzurum'dan feyz alıyor.


Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan halkın teveccühünü, Sargın ailesinin yer sofrasındaki iftarında bir kez daha kazandı.

SİYASAL MÜHENDİSLİK KARARGAHI: CHP
Cumhurbaşkanmız Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye'nin geleceğini karartmak için hazırlanan derin planlar sahneye kondu. Manda zihniyetli dahili bedbahtlar da bu planların oyunculuğuna yazıldılar. Türkiye'nin kuşatılmasını amaçlayan siyasal mühendislik karargâh (Psikolojik Harp Merkezi) olarak CHP görev yapıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu da "Büyük oyun"un aktörü olarak sahnede.
Baş oyuncu Kemal Kılıçdaroğlu'nun, alt rollerinde diğer benzemezler ittifakı aktörleri var. Üst akıl tarafından yazılmış senaryoya göre, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Muharrem İnce umurunda değil. Onun hedefleri farklı.
Şöyle: 1) Bölücü terör örgütünün siyasal kanadı HDP'nin barajı aşması için CHP listelerinde düzenleme yaptı. Sol-sosyalist-eski Marksist-ulusalcı oyların HDP'ye gitmesi için, stratejik oy kullanılmasını sağlamak üzere bilerek, bazı isimleri liste dışı bıraktı.
2) Meral Akşener'e lojistik:
Cumhurbaşkakanlığında ikinci sıraya gelmesi ve TBMM'de etkili bir grup kurması amacıyla, bir taraftan FETÖ'cüleri temizliyormuş havası yaratarak, FETÖ oylarının Akşener'e kayması planlanıldı. Diğer taraftan, Deniz (ve iç batı- Marmara-Akdeniz) kıyılarındaki şehirlerde zayıf isimler koyarak, Akşener'in iyi oy alması düşünüldü.
3) Saadet'e TBMM 'de grup kurdurmak:
Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet'in grup kurmasını sağlamak için ALTI İSMİ seçilecek yerlerden CHP listesine koydu.
Saadet'in yükleneceği yerlere zayıf adaylar kurarak, ittifak çatısıyla en az 14 milletvekili çıkarması hesaplandı. Eğer yetmezse, 24 Haziran sonrası CHP'li milletvekili göndererek (Akşener'e lojistik yapmıştı) Saadet'e muhakkak en az 20 kişilik grup kurduracaktır. Siyasal mühendislik karargâhı (Kemal Klıçdaroğlu-CHP) son hedefi ne? TBMM 'de çoğunluğu almak.
Kontrolü ele geçirmek.

ERDOĞAN 'DERİN OYUN'U ÇOK İYİ OKUDU
Siyasal mühendislik karargâhı CHP-Kemal Kılıçdaroğlu'nun, yazılmış senaryoyu oynadığını DERİN PLANI-BÜYÜK OYUN'U
CUMHURBAŞKANIMIZ GÖRDÜ. Ne yaptı?
A Planı'nı devreye soktu.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan listesinin omurgasını 'Tecrübe- Vefa-Genç Nesil' oluşturuyor.
Partinin yarısı yenilendi. 126 kadın aday, 25 yaş altında 50'ye yakın GENÇ BEYİN var. Meclis'e yüklendi. Ağır toplarını, bakanlarını, tecrübeli isimleri, tecrübe kazanacak gençleri, kadınları listeye alarak "Hedef: TBMM" dedi.
"KEMAL-MERAL-TEMEL
VE HDP'NİN, TBMM üzerinden oynayacakları oyuna izin vermem" mesajını aziz milletimize verdi. Bu liste, Kemal Kılıçdaroğlu'nun başaktör olduğu siyasal mühendislik projelerini bozar.
BÜYÜK TÜRKİYE YÜRÜYÜŞ'Ü DEVAM EDER.

DERİN SÖZ
"AK Parti özgürlükler partisidir. Bireysel özgürlükler emanetimizdir. Yeni dönem, daha fazla demokrasi dönemi, daha güçlü hukuk devleti dönemi olacaktır... Daha geniş özgürlük dönemi olacaktır... Yargının daha bağımsız hale geldiği bir dönem olacaktır..." (Cumhurbaşkanı Erdoğan)