BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 5 Kasım 2018

CHP-İyi Parti arasında at pazarlığı

AT PAZARLIĞI: Sinir bozucu, kıran kırana yapılan pazarlığı ifade etmek için söylenen sözdür.
At pazarlığı hikayesi şöyledir: Bir adam kış günü oğluna palto almak ister, para verir ama bir yandan da "Bak oğlum, adam ne derse sen yarı fiyatını söyle" diye tembihler. Çocuk dükkâna girer. Bir palto beğenir. "Kaça" diye sorar. Adam 100 TL der. Çocuk 50... Ardından 70'ine 35, 60'ına 30, 30'una 15 teklif eder. Dükkan sahibi hem pazarlıktan bıkar ve hem de çocuğa acıyarak "Tamam para istemiyorum, iyi günlerde kullan" diye konuşur.
Çocuk şaşırır, "Bir dakika bana müsaade" diyerek dışarı çıkar.
Babasına "Baba adam bana paltoyu bedava verdi. Şimdi ne yapayım?" der. Baba cevap verir: "Hadi gir dükkâna 2 tane alacağım de." Çocuk dükkâna girer, iki tane isteyince esnaf çocuğu kovar.
Şimdi gelelim konuya.
MANSUR YAVAŞ AT PAZARLIĞI: Haftalardır Kemal Kılıçdaroğlu (CHP), Meral Akşener (İyi Parti) yakın köprülerde süren görüşmelerde... Bazı illerde İyi Parti'nin ORTAK büyükşehir adayı göstermesi, CHP'nin aday çıkarmaması, bunun karşılığında diğer illerde İYİ PARTİ'NİN CHP'YE TAM DESTEK vermesi konuşuluyor. Özellikle Ankara'da Mansur Yavaş, Mersin'de Burhanettin Kocaman ve Manisa'da MHP'li başkan Cengiz Ergün üzerinden BÜYÜK PAZARLIK yürüyor. Bu bağlamda Ankara'da İyi Parti, "CHP'ye destek vermeksek, AK Parti'nin muhtemel adayı Mehmet Özhaseki, Manisa'da AK Parti'nin muhtemel adayı Selçuk Özdağ kazanır" dediklerinden pazarlık kızışmış.
Mansur Yavaş'ın adaylığı da yılan hikâyesine döndü. Yavaş, CHP'den "Ankara'da 2 ilçenin belediye başkan adayını kendisinin belirlemesini ve CHP içinde adaylığına karşı çıkan kesimlerin etkisizleştirmesini" istemiş. İyi Parti de Yavaş'ı tek aday olarak Ankara'dan çıkarma hazırlığında. BİT PAZARINDA HAREKET VAR.

Suriye ve Irak'ta Türk güvenlik bölgeleri
TÜRKİYEMİZ, Büyük Usta Başkan Tayyip Erdoğan'la dünyanın dikkatini çeken müthiş manevralar yapıyor, BEKA HATTINI (MUSUL-HALEP-AKDENİZ) TAHKİM EDİYOR. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, Meclis'in açılış töreninde Türkiye'nin terörle mücadelede atacağı yeni adımları açıklamış, "Irak'ta Kandil ve Sincar, Suriye'de Münbiç ile Fırat'ın doğusu terör örgütü PKK'dan temizlenecek.
İnşallah en yakın zamanda bunu sağlayacağız" demişti. Bu sözler doğrultusunda Türkiye bir taraftan Rusya-İran'la diğer taraftan Rusya- Almanya-Fransa ile göze batan diplomatik manevralarla, Ortadoğu oyun masasının aktörü konumunda.
Türkiye ve Rusya'yla İdlib Operasyonu'nun 'tasarımında' anlaştı", Suriye'de yeni bir süreç başladı. Soçi anlaşmasına kadar her köşede "İdlib şöyle zor, böyle tehlikeli" diyerek felaket tellallığını yapanlar, başta Kemal Kılıçdaroğlu ve HDP (PKK) şimdi sessizler. Başkan Erdoğan'ın etkili çıkışları sonrasında, Rusya'nın Dışişleri Bakanı Lavrov'un ve ardından İran Cumhurbaşkanı Ruhani'nin, ABD'nin Fırat'ın doğusundaki varlığını ve buradaki faaliyetlerini eleştiren mesajlarının ertesinde gelmesi, ABD'ye karşı üçlü bir meydan okuma olarak görüldü.
GÖZLER TEL-ABYAD'A, SİNCAR'A ÇEVRİLDİ. İstanbul'da Putin-Merkel-Macron'u masaya oturtan Başkanımız Erdoğan, Suriye'de yeni çıkış noktaları oluşmasını sağladı.
Bu toplantının etkisiyle Türk Ordusu, Irak ve Suriye'de güvenli bölgeleri genişletiyor. Sincar, Münbiç ve Fırat'ın doğusundaki bölgeleri işgal eden PKK terör örgütünden temizlenmeye kararlıyız. Bir gece ansızın Çıbanbaşı olarak gördüğümüz Kandil'i, yeni Kandil Sincar'ı bölücü terör örgütünden temizleyeceğiz.