Tarihi 23 Mayıs 2018

Güçlü başkan güçlü meclis

Pazartesi saat 17'ye kadar nefesler tutuldu, partilerin 24 Haziran'da milletvekili aday listeleri beklendi. Bu arada kulislerden sızan bilgiler, ham haliyle yorumlandı ve sonrasında listelerdeki isimler üzerinden siyaset okumaları yapıldı. Her partiyi ayrı ayrı irdelemek için yeterli yerimiz yok. Ama en genel olarak AK Parti listesi için yapılacak yorum;
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın işi şansa bırakmadığı ve güçlü parlamento istediği mesajını çok net verdiği.
Partinin 5 bakan hariç tüm bakanlarını, tüm Genel Başkan Yardımcılarını ve Grup Başkan Vekillerini milletvekili adayı yapan, hatta kendi illerinde veya İstanbul, Ankara ve İzmir'de liste başlarında yer vererek, sonraki isimleri de sürükleyecek bir etki yapmasını hedeflediği çok açık.
Hatta bu hedef öyle vurgulu yapılmış ki; 3 dönem kuralı da esnetilmiş. Doğru da yapılmış.
Çünkü; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne bütünüyle geçilmesi anlamına gelen bu seçimler hayati önem taşıyor.
Sadece Cumhurbaşkanı'nın ilk turda seçilmesi değil, Cumhurbaşkanı ile uyumlu çalışabilecek, daha doğrusu, çıkaracağı yasalarla yürütmenin icraatına engel çıkarmayacak bir Meclis aritmetiği zorunlu.
İşte bu gerekçe ile güçlü Cumhurbaşkanı, güçlü yürütme ve güçlü yasama için; güçlü adayların liste başı yapılarak listenin gerisini sürükleyebileceği bu formül, ince siyasi mühendisliğin sonucudur.


Boyu posu yerinde bu arkadaş neden kendini taşıttırır anlayan var mı? Yorum sizin!

MİLLETLE SİYASET
Her liste, her parti için ilk etapta hayal kırıklıkları barındırır. Öncelikle, mevcut vekillerin önemli bir kısmı liste dışı kalmıştır, dışarıdan aday olmayı bekleyenlerin önemli kısmı da listelerde kendilerine seçilebileceği yer bulamamıştır. Her parti, liste depreminin artçılarını seçime kadar yaşar. Hatta seçimde sandığa yansıyacak boyutta da yaşayabilir. Ama bunun tek istisnası var; o da AK Parti'dir.
Çünkü; AK Parti'nin Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasete girdiği ilk günden bu yana teşkilatı ile omuz omuza siyaset yapmaktan hiç vazgeçmedi.
Siyasette önüne çıkarılan bütün zorlukları önce teşkilatı ve sonra da milleti ile birlikte aştı. Bunun kıymetini hiçbir zaman unutmayan Erdoğan, Pazartesi günü açıklanan listeyi kılı kırk yararak hazırladı. Teşkilatların uzun süren hazırlıkları sonucunda elenerek önüne gelen isimleri, kendi süzgecinden de geçirerek, millette en fazla karşılığı olacağını düşündüğü ve davaya en bağlı olanlarla taçlandırdı.
Yani; bütün partilerde olacak liste savaşlarını AK Parti'de bekleyenler ne kadar yanıldıklarını gördüler, görecekler. Milletin gerisine düşmeden, milletle siyaset yapmanın karşılığı da her zaman alındı, alınmaya da devam eder.

CHP SEÇMENİNİN OYLARI NEREYE KADAR?
27. Dönem Milletvekili Listesi ilk deşifre olan CHP oldu. MHP, Cuma gününden açıkladığı için onunki bir sır değildi. Ama CHP, önce MYK ve ardından topladığı PM ile listelerini oluşturdu. Bu arada, İzmir, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanları ile İstanbul İl Başkanı da Ankara'ya gelerek kendi illeriyle ilgili kulislerini yaptılar. Aydın listesine bakınca başkanın dediğinin tam tersinin olduğunu görüyorsunuz. Tek belirleyici burada, baştan beri siyaseten hep çekiştiği ama artık partide Kılıçdaroğlu'ndan sonra en etkili isim haline gelen Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü, Aydın Milletvekili Bülent Tezcan olmuş. İzmir'de Aziz Kocaoğlu'nun en başından beri istemediği Tuncay Özkan önce İstanbul'a kaydırılmıştı ama son dakika düzenlemesi ile İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun bastırmasıyla tekrar listeye giren Ali Şeker sebebiyle, Özkan tekrar eski seçim bölgesine kaydırıldı ve böylelikle Kocaoğlu'nun korktuğu başına geldi.
Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin milletvekili ekibi hayli tırpan yerken, 3 olan kontenjanı, İnce'nin girişimleri sonucu ancak 4'e çıktı. Genel olarak listeleri değerlendirdiğinizde, CHP'nin genetiğinden çok uzak olduğu görülen adaylar. Sol ve sosyal demokrat çizgiden ziyade daha çok merkez sağ, SP çizgisindeki daha uç sağ ve hatta HDP çizgisine yakın duruyorlar.
Bu listeyi gören ve siyaseti iyi bilenler; CHP'li seçmene 'CHP'ye değil İyi Parti ve HDP'ye oy ver' mesajı olarak yorumladılar.

DERİN SÖZ
Kurbağayı
koltuğa oturtursan, o yine çamura atlar...
ARTHUR MİLLER