İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine Türkiye-İran-Rusya Üçlü Zirvesi'ne katılmak üzere bu akşam Ankara'ya geldi.
İran, Rusya ve Türkiye liderleri 15 Eylül'de düzenlenecek zirvede üçlü işbirliğin geliştirilmesi ve farklı ekonomik ve bölgesel iletişim dalında fikir alışverişinde bulunacak.
Üç ülke lideri, Astan süreci ile ilgili müzakerelerin yanı sıra çeşitli ekonomik işbirliği alanları ve bölgesel iletişim alanlarını geliştirme konusunu da ele alacak.
Ruhani, Ankara zirvesinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ayrı ayrı görüşecek ikili ve karışıklı ilişkiler hakkında görüşecek.
Hasan Ruhani'ye Dışişleri, Enerji, Savunma ve Tarım bakanları eşlik ediyor.
Ruhani, Ankara'da yarın düzenlenecek Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi için Türkiye'ye hareketinden önce Tahran Mehrabad Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Suriye meselesiyle ilgili üç ülkenin yaptığı 5. Zirve olduğunu hatırlatan Ruhani, bu ülkede terörizmle mücadelenin yanı sıra dış müdahalenin sona ermesi, sığınmacıların geri dönüşü, anayasanın düzenlenmesi ve 2021 yılında yapılacak seçimler gibi meselelerin üçlü zirvede ele alınacağını söyledi.
Bölge güvenliğinin üç ülke için de önemli olduğunu ve Suriye'deki ateşkesin garantörleri olan üç ülkenin Astana süreci ile 2,5 yıldır devam ettirdiği görüşmelerin olumlu olduğunu aktaran Ruhani, Ankara'daki toplantıda etkili adımların atılmasını ve üç ülkenin Suriye'nin geleceği için etkili anlaşmalara imza atması temennisinde bulundu.
Ruhani, "Sürekli olarak vurguladığımız şeyi yeniden vurguluyoruz; Suriye'nin geleceği Suriye halkına bağlıdır ve kararı onlar vermelidir." ifadelerini kullandı.
"BÖLGEDE İSTİKRARIN OLMASINI İSTİYORSAK ABD'NİN İŞGALİ SONA ERMELİDİR"
Suriye'de Fırat'ın doğusunun bazı sorunlarla karşı karşıya olduğunu kaydeden Ruhani, ABD'nin ve diğer güçlerin Fırat'ın doğusundaki "yasa dışı varlığının" Suriye'nin bu bölgesinin huzura kavuşmasını engellediğini söyledi.
İsrail müdahalesi ve işgalinin Suriye konusuyla bağlantılı olarak üç ülkenin ve bölgenin endişe duyduğu bir mesele olduğuna işaret eden Ruhani, "İsrail'in Suriye halkına ve altyapısına yönelik saldırıları üç ülke ve bölge ülkeleri için endişe vericidir." dedi.
ABD'nin Yemen'de Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) desteklediği ve savaştaki bazı operasyonların ABD tarafından yönetildiği iddiasında bulunan Ruhani, şunları kaydetti:
"Bölgede istikrarın olmasını istiyorsak ABD'nin işgali sona ermelidir. Bölge ve Yemen'deki sorunlar müzakere yoluyla çözülür. ABD, Yemen'de sorunlara yol açan müdahalesini itiraf etmek yerine başkalarını itham ediyor."
Suriye ve Yemen'deki sorunların bölge ülkeleri tarafından barış ve müzakere yoluyla çözülmesi gerektiğine vurgu yapan Ruhani, "Bölgede gerçek güvenliğin sağlanması için ABD işgali ve İsrail rejiminin tahrik edici müdahalesi sona ermelidir. ABD'nin bölgedeki yanlış planları ve komploları dünya ülkeleri için endişeye yol açmıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Suriye halkının yaklaşık 9 yıldır "teröristler ve onların destekleyicileri" tarafından oluşturulan büyük bir sorunla karşı karşıya kaldığını ve İdlib bölgesinde hala teröristlerin mevcut olduğunu savunan Ruhani, onlara karşı savaşın sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
Komşu ülkelerle yakın ve samimi ilişkilerin İran için önemli olduğunu yineleyen Ruhani, Türkiye ve Suriye'nin önemli komşular olduğunu ifade ederek, "Ülkedeki ekonomik sorunların çözülmesi için en iyi yol direnişten sonra komşu ülkelerle ilişkidir. O yüzden komşularla ilişkiler önceliğimizdir." diye konuştu.
