Eşin Ümit, Muhammet kaybolmadan önce bir yufkacı dükkanı mı açtı? Evet, Muhammet kaybolmadan 20 gün önce dükkan açtı.
Peki, hangi parayla açtı o dükkanı? Bunu ben de merak ediyorum. Çünkü parası yoktu. Neyle açacak bilmiyorum. Senetleri önce başka bir adamın üzerine yaptığını söyledi, sonra kendi üzerine yaptığını söyledi. Farklı farklı konuşuyor. İki ortak açmışlar.
Böyle bir dükkan açmanın maliyeti neymiş? Bana dediğine göre 15-20 bin lira. Ama ne ortağında ne de kendisinde öyle bir para yoktu. Dükkan tuttular, sonra depozito ödediler, kirası var… İçinin masrafı oldukça para tutuyor.
Sen Ümit'e sordun mu nereden buldun bu parayı diye? Sordum. Önce ortağının senetleri üzerine aldığını söyledi. Sonra da senetlerin kendi üzerinde olduğunu... Bunu daha yeni söyledi bana.
Senetlerin karşılığını nasıl ödeyeceğini söyledi mi? Hiç bilmiyorum. Ailesinin de yardımcı olmadığını söylüyor. Ben de biliyorum yardımcı olmadıklarını. Aramıyorlar bile...
Sen nasıl ödeyeceğini düşünüyorsun? Ben Ümit'in çocuğun kaybolmasıyla bağlantısı olduğunu düşünüyorum. Çünkü dükkan açıldıktan sonra 'Çocuğu evlatlık verelim mi?' diye sordu bana bir-iki defa...
'ÇOCUK BENDEN Mİ?' DİYE SORDU
Nasıl söyledi bunu? Gece oturuyorduk, 'Ben çocuğu evlatlık versem ne yaparsın?' diye sordu. 'Ben çocuğumu evlatlık verdirmem. Benim imzam olmadan da evlatlık veremezsin. Boşarım seni' dedim.
Ümit sürekli 'Şaka yapmıştım' diyor. Bunu da şaka olarak mı söyledi? Nasıl geçti konuşma... Bu sözlerin ardından tartışmaya başladık. Şaka yaptığını, niye bu kadar ciddiye aldığımı sordu. Ben de bunun şakası olmayacağını söyledim. Duyduktan sonra zaten tartışmaya başladık 'Bunun şakası olur mu' diye...
Ümit bunu sana daha önce sormuş muydu? İki-üç kez sordu. En son da dükkan açıldığı zaman sordu. Ben de sinirlendim. 'Çorlu'ya geldik geleli evlatlık mevzusu geçiyor, ne iş bu?' dedim.
Muhammet'i mi evlatlık vermekten bahsetti yoksa kızını mı? 'Muhammet'i verelim mi?' dedi. Kızımı çok seviyor zaten…
Muhammet'i sevmiyor muydu? Sevmiyordu. Her fırsatta iteliyordu çocuğu. Çocuğun kendisinden olup olmadığını soruyordu sürekli... P.. derdi çocuğa. Bu yüzden sürekli kavga ederdik. Kızım doğduğundan beri kavgalarımız olurdu hep. Muhammet'i kendine sıcak hissetmiyordu.
Neden kızın doğduğundan beri oğlunun kendisinden olmadığını düşünüyor? Bilemiyorum.
MUHAMMET'E P.. DİYORDU
Ciddi bir şekilde mi söylüyordu bunu? Muhammet yaramazlık yapınca çok bağırıyordu. Zaten sürekli P.. diyordu. Küfür ediyordu. Çocuk yüzünden sürekli tartışmamız olurdu.
Kızına da böyle mi davranıyordu? Hayır, asla… Ben annesi olduğum halde bir fiske vursam, bana yapmadığını bırakmıyordu. Hakaret ediyordu. Muhammet söz konusu olduğunda kılını bile kıpırdatmıyordu.
Neden böyle yaptığını sormuyor muydun? 'Sevmiyorum işte, kanım ısınmıyor buna' diyordu.
Muhammet fark ediyor muydu bu durumu? Çocuğa da söylüyordu zaten. Hem de ciddi anlamda… 'Ben seni sevmiyorum. Defol, nereye gidersen git' diyordu çocuğa. Çok da küfür ediyordu.
PROGRAMDA BENİ SUSTURUYOR
Muhammet ne yapıyordu? Komşulara söylüyordu hep. 'Babam beni sevmiyor, annem beni sevmiyor' diye... 'Gideceğim, bıktım artık senden' diyordu babasına.
Bunları neden programda anlatmıyorsun? Tam konuşacağım diyorum, eşim bir yandan susturuyor, konuyu değiştiriyor. Dürtüyor beni, mecburen susuyorum.
Senin adının anıldığı kişilerin isimlerini ortaya hep Ümit attı farkında mısın? Farkındayım... Sürekli İsmail, İlyas… İsimler atıyor ortaya. Bunun niyeti hedef saptırmak.
Ne düşünüyorsun bu konuda? Para karşılığında çocuğu birine verdiğini, sattığını düşünüyorum.
Kocanla yalnız kaldığında sormuyor musun, 'Bu çocuğu para karşılığında verdin mi?' diye? Soruyorum.
Programda bu yufkacı dükkanını anlatacağını söyledin mi? Demedim ama dükkanı neyle açtığını sorduğumda, 'Yayına çıkıp da sorma bunu' dedi.
Bizim ekibimizle Çorlu'ya gittiğinizde Ümit kameraları istemedi, komşularla görüşülmesini istemedi. Bunlar ortaya çıkacak diye mi engellemeye çalıştığını düşünüyorsun? Mahalleli bizi suçlayınca Ümit de 'Onların böyle yapacağını zaten biliyordum' dedi.
Çocuğu olmayan birisi gelmiş Çorlu'ya… Bunun pazarlığı yapılmış… Komşularınız böyle konuşuyor. Sen de aile toplantısında 'Kocamdan şüpheleniyorum' demişsin. Kime verilmiş olabilir bu çocuk? Bilmiyorum. Zaten kime verilmiş olduğunu bilsem koşarak gidip alıp gelirim. Başlarım onun parasına puluna. 6.5 yaşına getirmişim ben o çocuğu, göz yaşıyla büyüttüm oğlumu. Asla başkasına vermeyi düşünmem.
MUHAMMET'İ OKUTMAK İSTİYORDUM
Bu kadar kötü bir ortamda kalmasın, iyi bakılsın diye senin de içinden 'Evlatlık vereyim' diye geçtiği oldu mu? Hayır, asla böyle bir şey düşünmem. Çok akıllı bir çocuktu Muhammet. Ümit'e 'Gel bunu imam hatip okuluna verelim' dedim. Küfürden uzaklaşsın istedim. Benim amacım öyleydi. Bunu İsmet Abi'ye de Kader'e de söyledim. 'Sünnetini yaptırayım' vereceğim dedim.
Ümit, program sonrası 'Ben artık Dilber'e güvenmiyorum' dedi. Bu açıklamaları ona kızdığın için mi yapıyorsun? Hayır, o yüzden değil. Benim çocuğumu yuvaya vermek istediği için. Ben çocuklarımı yuvaya vermem. Çocuğum benim yanımda durmalı.
Küçüğü de vermek istiyor şimdi. İkisini de vermek istiyor. Ben istemiyorum. Bakarım evlatlarıma. Ne olursa olsun ben evlatlarımdan vazgeçmem. Sen Muhammet'in bir ailenin yanına gönderildiğini düşündüğün için mi bu kadar rahat davranıyorsun? Emin olduğum için değil, şüphelerim o yönde. Kaybolduğuna inanmıyorum ben bu çocuğun. Neden? Çocuk gözümün önünde motorla oynuyordu, 15 dakika içinde nereye gidecek?
Birisi aldı götürdü mü diyorsun? Çocuğumun kendi rızası ile gittiğini düşünüyorum. Şüphe uyandırıyor.
Ümit çocuğunu para karşılığı satabilir mi? Olabilir, yapar! Öyle düşünüyorum…
