Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Vefatının 14. Yılında Aliya İzzetbegoviç'i Anma Programı"nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi
: Aliya, Müslüman olmanın ve Müslümanca
yaşamanın mücadelesini vermiştir, ne inancından
ne de Boşnak kimliğinden vazgeçmemiştir.
Batılı insanlara şirin görünmeyi ihanet sayar. Avrupalı Müslümanım derken, "Ben
Avrupa'ya giderken başım önümde gitmiyorum"
der. Çünkü Batı, 7'den 70'e öldürdü ve hala da
öldürüyor. Cezaevini de savaşı da görmüştür. Bu,
cesaretinin en temel harcıdır. Medeni Avrupa'nın
gözü önünde yüz binlerce vatandaşı katledilir.
Srebrenitsa bunlardan bir tanesidir. Hala bu
yamyamlar yaşıyor. İşte son seçimlerde Hollandalı
yamyamların nasıl saldırdıklarını gördük.
Benim Trabzonlu Hollanda'da çalışan işçime
köpeklerinin nasıl saldırdığını gördük. Bakın
yine aynı şey oldu. Türkiye'ye gelen vatandaşıma
kalkıp köpeklerle aratıyorlar.
Kendin arayamıyor musun?
Ya sen insan değil misin sen ara. Kadınsa, kadın polisin arasın. Böyle bir rezalet olabilir mi? Bunların karakterinde bu var. Ama bir Müslüman'da bu olamaz. Çünkü Müslüman zulmedemez.
ALİYA'NIN ASALETİ...
Bizim onun duruş ve asaletinden öğrenecek çok şeyi var. Emperyalistler, kan emiciler sömürmeye devam ediyor. Arakan'ın haini görüyoruz. O güçlü bildiklerimiz bu işi çözemezler mi? Ama ölen Müslüman ise onlar için önemli değil. Bugün Avrupa'nın hiçbir inandırıcılığı kalmamıştır. Irkçılığın arttığı, Neo-Nazi partilerinin hükümet ortağı olduğu bir Avrupa felakete sürükleniyor. Şu anki manzara bir kıyamet senaryosunu çağrıştırmaktadır. Türkiye Avrupa'ya muhtaç değil, asıl muhtaç olan Avrupa'dır. Giderek kronikleşen sorunlarının reçetesi Türkiye'dir. Türkiye'nin tam üyeliğidir. Bu böyle biline. Biz kimsenin oyuncağı değiliz, olmayacağız. Biz birilerinin keyfine göre muamele edeceği kapı kulu değiliz, olmayacağız. Tehditlerle Türkiye'yi esir alacağını sananlar, kendi geçmişlerinden bihaber gafillerdir.