Bakan Albayrak ekonomide yeni dönemi anlattı

G 20 Toplantısı için Arjantin'e giden Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "yeni ekonomik programın çerçevesi, yeni iletişim stratejisi ve Türkiye ekonomisinin geleceğine" dair önemli açıklamalarda bulundu. Albayrak, gezisini izleyen gazetecilere, "Piyasalarla kavga ederek değil, 'kazan-kazan' ilişkisine dayalı güçlü bir iletişimle yürüyeceğiz. Piyasa dinamikleri uyumlu, reel iktisadi hayatın gerçekleriyle uyuşan bir şekilde, küresel finansal sistemle koordineli yol alacağız" dedi. Yeni dönemin anahtarını "Uyum, uyum, uyum" olarak tanımlayan Albayrak, piyasalardan sade vatandaşa kadar geniş bir çevrenin merak ettiği konularda şu mesajları verdi:

Giriş Tarihi 22 Temmuz 2018, 00:00 Güncelleme 22 Temmuz 2018, 19:05
Bakan Albayrak ekonomide yeni dönemi anlattı

İÇİNDEKİLER

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ekonomide yeni dönemi anlattı. Albayrak, "Hiçbir zaman piyasasının gerisinde olmayacağız, Enflasyonda hissedilir iyileşmeyi sağlayacağız, OVP Eylül'ü bulmadan açıklanacak" dedi.

"EYLÜL'E KADAR YENİ PROGRAM"
"Eylül'ü bulmadan sadece Kalkınma'nın, Hazine'nin yada Merkez'in değil, tüm bankaların, reel sektörün, finans çevrelerinin, akademinin de içinde olduğu, bugüne kadar olmadığı kadar gerçekçi, güçlü ve sağlam alt başlıklarıyla desteklenmiş bir programı paylaşacağız. Burada gerçekçiden kastımız, küresel dinamiklerdeki değişikliklere, sınamalara, çok daha sağlam bir temelle yaklaşan bir program."

"ETKİN BİR MERKEZ BANKASI"
Türkiye'nin en kaliteli insan kaynağına sahip kurumlarının başında Merkez Bankası geliyor. İktisadi hayatı doğru görüyor, kurguluyor. Tüm bu çerçevede analizlerini yapacak, adımlarını atacak. Tüm süreçlerde hiç olmadığı kadar etkin bir Merkez Bankası temel hedeflerimiz arasında yer alıyor.

"ETKİLİ İLETİŞİM"
"Aynı hedef doğrultusunda, hızlı, eşgüdümlü bir iletişim stratejisini hem kamu hem özel tüm paydaşlarla uygulayacağız. Kimse, kimseye fikrini zorla kabul ettirmek noktasında değil. Biz, kendi tezimizi doğru üslupla, doğru bir altyapıyla, rasyonel gerekçelerle sağlam şekilde ifade edeceğiz. Türkiye, reyting kurumlarıyla ilişkiden tutun bankalara, yatırımcılara kadar çok geniş perspektifte herkesle güçlü stratejik plan çerçevesinde iletişimi çok ama çok kuvvetli bir şekilde sürdürecek."

ANAHTAR: UYUM VE EŞGÜDÜM
"Bu dönemin anahtar kelimesi "uyum" olacak. Uyum, uyum, uyum. FİK'i (Finansal İstikrar Komitesi) topladık. Çok farklı bir yapıyla ismini de değiştirerek haftalık olarak benim başkanlığımda toplanacak. Tüm paydaşların eşgüdüm içinde katkısını sağlayacağız. Para politikasını maliye politikasından, maliye politikasını enflasyon politikasından ayırıp yönetmeye çalıştığınızda, uyumdan ve ortak hedefe ulaşma noktasında başarıdan bahsetmeniz çok zor."

"GÜNLÜK REFLEKSLE YÖNETİM YOK"
"Görev süremiz ne kadar olur bilinmez tabi ama biz bu 5 yıllık dönemin bir stratejik planlamasını yapacağız. Bu süreçte günlük yaşayan, "sabah öyle oldu, öğlen böyle" diyen, anlık gelişmelere takılan bir yaklaşım görmeyeceksiniz. Ekonomi, gündelik reflekslerle yönetilecek bir bilim de değil, sektör de değil. Ekonomi, insanlara güven vererek yönetilmesi gereken bir süreç."

"PİYASANIN ÖNÜNDE OLACAĞIZ"
"Bakanlığımız döneminde hiçbir zaman bize bağlı konularda piyasanın gerisinde olmayacağız. Piyasanın önünde olacağız. Siyaset, toplumun önünden yürür, önünü açar. Toplumun önüne hayal koyar, vizyon koyar, proje koyar, gelecek koyar, ümit koyar. Artık bahane yok. Piyasayla kavga ederek değil, kazan kazan ilişkisine dayalı güçlü bir iletişimle yürüyeceğiz. Açık ve şeffaf olacağız."

"TÜRKİYE HİÇBİR ZAMAN BU KADAR CAZİP OLMAYACAK"
"Bu dönemle ilgili şu çok net. Türkiye bir daha hiçbir zaman bu kadar cazip olmayacak. Maliyetler olarak, piyasa değerleri olarak böyle fırsat olmayacak. Türkiye'nin elinde çok güçlü yağ, un, şeker her şey var. Bu süreci, ortak akılla harika bir helva yapmamız"

KAZAN-KAZAN STRATEJİSİ
İlk ziyaretleri BDDK'ya ve Bankalar Birliği'ne yaptım. Tüm paydaşlarla iletişimimizi, "kazan-kazan" anlayışı ile kurgulayacağız. Bu sistemin içerisindeki her bir paydaş bizim için kıymetli, her birinin görüşlerinden, yaklaşımlarından maksimum faydalanmak zorundayız. Türkiye yıllarca eksi reel faiz ödemiş bir ülkeydi. Türkiye'nin gelecek vizyonu çok daha sağlam, çok daha güçlü bir kazan-kazan resmi vaat ediyor. Piyasayla kavga ederek değil, kazan-kazan ilişkisine dayalı hep birlikte bir güçlü bir iletişimle yürüyeceğiz. Açık ve şeffaf olacağız.