Cumhurbaşkanlığı'ndan Kabine Toplantısı sonrası flaş açıklamalar

Başkan Erdoğan liderliğinde Ankara'da yapılan Kabine Toplantısı sonrası Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın önemli açıklamalarda bulundu. Kalın AK Parti'nin İstanbul seçimleri ile ilgili YSK'ya yaptığı itirazları da değerlendirerek, "Nihai karar YSK'nındır." dedi.

Giriş Tarihi 18 Nisan 2019, 18:19 Güncelleme 18 Nisan 2019, 19:01
Cumhurbaşkanlığı’ndan Kabine Toplantısı sonrası flaş açıklamalar

İÇİNDEKİLER

Ankara'da yapılan Kabine Toplantısı sonrası Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gazetecilerin karşısına çıktı. Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Kalın, İstanbul seçimleri ile ilgili olarak ise "Nihai karar YSK'nındır." dedi.

Kabine Toplantısı sonrası Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın açıklamalarından satır başları
Bu seçimler aslında AK Parti'nin aldığı oyu, Cumhur İttifakı'nın aldığı oyu dikkate aldığınızda Cumhurbaşkanımıza olan güvenin tekrar teyit edildiğini bir kez daha göstermektedir.

'NİHAİ KARAR YSK'NINDIR'
Seçim sonuçlarıyla ilgili devam eden İstanbul başta olmak üzere hukuki süreç var nihai karar YSK'nındır. YSK'nın vereceği karar da bizim kabulümüz olacaktır. Yapılan itirazlar, sandığa giden seçmen ile onun iradesinin olduğu gibi yansıtılması arasında yaşanmış olan muhtemel ihlalleri, hukuksuzlukları, kasıtlı veya kasıtsız yanlışlıkları ortaya çıkartmayı hedeflemektedir.

Terörle mücadele bundan sonra da kararlı bir şekilde devam edecektir. 42 milyon vatandaş e-Devlet sistemini kullanıyor. Suriye'deki süreci yakından takip ediyoruz.

Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Başkanlığımızın iç ve dış güvenliği için sunumlar yapıldı. Tam bir koordinasyon içinde yürütülen faaliyetlerle terörle mücadelede hızlı bir ivmenin kazanıldığını söyleyebiliriz. PKK, YPG, DEAŞ, FETÖ gibi örgütlere karşı yoğun ve kapsamlı mücadelemiz devam edecektir. Terörle mücadele sadece Türkiye içinde değildir. Özellikle MİT'in insani ve teknolojik istihbaratın bütün özelliklerini kullanarak yoğun çalışmalar yürüttüğünü ve sahada çok ciddi başarılar elde ettiğini ifade etmek isterim.

'DİGİTAL DÖNÜŞÜMÜN ALTINI ÇİZMEK İSTERİM'
İçişleri Bakanlığımızın terörle mücadele yanında, uyuşturucu ile mücadele, kamu düzeninin sağlanması, trafikle ilgili çalışmaları ele alındı. Başkan Yardımcımız sayın Fuat Oktay'ın sunumu oldu. Bürokrasinin azaltılması ve e-devletin güçlendirilmesiyle ilgili. Dijital dönüşümün altını çizmek isterim. Türkiye'de burada değişimi ilk göğüsleyen ülkelerin başında geliyor. Vatandaşlarımızın devletle ilgili kamu işlerini yaparken hem başvuru sayısını azaltan bir dijital dönüşüm sürecinden geçiyoruz.

"GÜVENLİ BÖLGENİN TÜRKİYE'NİN KONTROLÜNDE OLMASIDIR"
Suriye savaşı boyunca, yaklaşık 8 yıldır devam eden savaş boyunca bu yoğunlukta geri dönüşün olduğu bir başka bölge yoktur. Bu da Türkiye'nin sahadaki başarısını göstermektedir. Münbiç'le ve Fırat'ın doğusuyla ilgili olarak ABD ile yürüttüğümüz görüşmeler devam ediyor.

'ARABULUCULUK ARAYIŞIMIZ SÖZ KONUSU DEĞİL'
(Esed yönetimi ile) Arabuluculuk arayışımız söz konusu değil. Rejimle bir temasımız, diyaloğumuz söz konusu değil. Oraya dönük bir mesaj iletmemiz gerektiğinde bunu zaten İran ve Rusya üzerinden yapmaktayız. Bunu da öncelikle sınır güvenliğimizin sağlanması çerçevesinde yürütüyoruz."

ABD ziyaretimizde bu konuları etraflı bir şekilde ele aldık. Beklentimiz Münbiç yol haritamızın bir an önce hayata geçirilmesi. Fırat'ın doğusunda hiçbir terör unsuruna yer verilmemesi. Burada güvenli bölge meselesi öncelik arzediyor. Sayın Trump'ın kamuoyuna açık bir şekilde deklare ettiği 20 mil güvenlik meselesi gündemimizde olmaya devam ediyor. Bizim beklentimiz, talebimiz ve önceliğimiz güvenli bölgenin Türkiye'nin kontrolünde olmasıdır.

SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ
Sayın Cumhurbaşkanımızın Moskova'ya yaptığı ziyarette bu konu Rus mevkidaşlarımızla ele alınmıştı. Şu anda beklentimiz özellikle orada Anayasa Komisyonu'nun bir an önce kurulması ve çalışmalarına BM çatısı altında başlaması.

'CUMHURBAŞKANI BİZZAT KENDİSİ AÇIKLAMAYCAK'
100 günlük İcraat Programı açıklaması modelinden; çeyrek dönemlik bir takip ve raporlama sürecine geçiyoruz. Her bir çeyrekle ilgili birimlerin yaptığı çalışmalar raporlanacak, Cumhurbaşkanımıza arz edilecek, Cumhurbaşkanımız da bu veriler ışığında ve bundan sonra yapılacak çalışmaları, yılda iki defa bizzat kendisi açıklayacak

F-35 SORUSU
Bu hafta Hazine ve Maliye Bakanımız sayın Berat Albayrak Milli Savunma Bakanımız ve benim temaslarım oldu. Bu konuları mevkidaşlarımızla görüştük. S-400'lerin alınması halinde birtakım yaptırımların olacağına dair bir takım ifadelerin Amerikan makamlarından yapıldığını gördük. Türkiye'ye dönük bu tür tehdit, şantaj, yaptırım dilinin ters tepeceğini ifade ettik. Karşılıklı güven, çıkarların korunması, ortak değerler ve hedefler üzerine inşa edilmelidir. Bunun dışında tek taraflı dayatmacı söylemleri kabul etmemiz mümkün değil. Dışişleri Bakanımız sayın Mevlüt Çavuşoğlu, NATO toplantılarında bir teknik heyet kurulması teklifinde bulundu. Bu heyet NATO şemsiyesi halinde böyle bir riskin olup olmadığını inceleyecek. Eğer gerçekten Amerikalıların nezdinde böyle bir endişe varsa, bunu gelin NATO şemsiyesi altında şeffaf, nesnel bir araştırma komisyonu ile hep beraber ortaya çıkartalım. Bunun gereğini yapalım. Parçası olduğumuz F-35 programın tehlikeye atılmasını tabii ki istemeyiz, kabul etmeyiz. Bir ön hükümle daha böyle çalışma yapılmadan bu sonuçlara varılması elbette doğru olmaz. Türkiye'nin S-400 kararı bir gecede verilmiş karar değildir.

'TÜRKİYE SADECE ALICISI VEYA MÜŞTERİSİ DEĞİL'
Türkiye tabii ki F-35 teknolojisinin bir ortağıdır, sadece müşterisi ve alıcısı değildir. Bunun bir parçası olmak öncelikli hedefimiz ve hakkımızdır. S-400 meselesinin merkezinde yer alan teknoloji transferi konusunda beklentimiz müttefiklerimizin bu yolu açmalarıdır. Türkiye'nin teknoloji transferinde dışlanması elbette kabul edilemez. İHA'larımızı, SİHA'larımızı, merminin ötesinde toplarımızı, tanklar, helikopterlerimizi üretiyoruz. Egemen bir devlet olarak hangi ülkeden hangi sistemi alacağımıza biz karar veririz. Bunu yaparken de elbette müttefiklerimizle hareket etmek isteriz. Bunları bize 'ya o ya bu' şeklinde dayatılması tabii ki kabul edilebilecek bir durum yok. Bu meseleyi çözmek için görüşmelerimiz devam edecek. Umarız tehdit, yaptırım gibi mecralara kaymaz.

657 KANUN YASASI
(657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu) Bir değişiklik öngörüsü, tasarısı şu anda gündemde yok.

KIDEM TAZMİNATI AÇIKLAMASI: PAYDAŞLARIN GÖRÜŞLERİ ALINACAK
(Kıdem tazminatı fonu) Hazine ve Maliye Bakanımızın bugün bir sunumu olmadı fakat ben kendisi ile görüştüm. Geçmişten beri devam eden bir çalışma var. Mevcut çalışmada ilgili bütün paydaşlar ve ilgili bakanlıkların katkıları ile bir hazırlığın yapıldığını ifade ettiler. İşçi işveren çevrelerimizi tedirgin eden bir durum söz konusu değil. İlgili paydaşlarımızın görüşleri alınacak, mutabakat temin edildikten sonra konu Cumhurbaşkanımıza iletilecek.

YENİ ASKERLİK SİSTEMİ
Kanun taslağı büyük oranda hazırlanmış durumda. Bu Meclis'e sevk edilecek. Orada komisyonlar çalıştıktan sonra kanun haline gelecek. O konudaki süreç devam ediyor. Meclis açıldığında gündeme gelecek.

(Mardin Belediyesi'nde İstiklal Marşı okunmaması) Mardin'de yaşanan hadise, AK Partili bir belediye başkanı arkadaşımızın ikazı üzerine düzeltildi ve İstiklal Marşı okutuldu. Bu ikaz bile, bu seçimlerin bir beka meselesi olduğunu bir kez daha teyit etmiştir. İstiklal Marşı hepimizin marşıdır. Bu tavır Türkiye'yi, Mardin'i incitmiştir.