"ZAMAN BENİ EN NİHAYETİNDE HER ZAMAN HAKLI ÇIKARDI"
Öngörülerinde haklı çıktıklarını savunan Akşener, "2018'de, 2019'da, 2020'de ve nihayetinde 2023'te de 'milletle inatlaşılmaz' diyerek hem iktidarı hem de ana muhalefeti defalarca uyardım. Cumhuriyet'imizin 100'üncü yılında Türkiye'ye nefes aldırmak için yeri geldi feragatte, yeri geldi fedakarlıkta bulundum, yeri geldi herkes sustuğunda bile milletin sesini haykıran oldum.
Çok değil daha geçen yıl söylediklerimi o günlerde hararetle reddedenler, şahsıma her türlü hakareti, iftirayı ve hatta küfrü edenler, hırsından hızını alamayıp iftiraya sarılanlar bugün benimle aynı şeyleri söylemeye başladılar. Hatta bazıları kısık sesle de olsa 'haklıymış' bile diyenler var, öyle diyorlar. Ne diyeyim? Sabah şerifleriniz hayrolsun. Rahmetli İnönü'nün bir sözü vardır; 'Tarih kürsüsünden halinizi seyrediyorum. Suçluların telaşı içindesiniz.' İşte ben de bugün bu arkadaşların halini acıyarak seyrediyorum. Çünkü benim için esas mesele haklı çıkmam değildi. Milletimizin çırak çıkmamasıydı. Milletimizde yokluğun, yoksulluğun, adaletsizliğin, hukuksuzluğun 5 yıl daha hüküm sürmemesiydi. Türkiye'nin 5 yılını daha kaybetmemesiydi." ifadelerini kullandı.
"İYİ PARTİYİ MİLLETİMİZE YENİ BİR SEÇENEK SUNMAK İÇİN KURMUŞTUK"
Partisinin yetkili kurullarının kararı doğrultusunda 31 Mart seçimlerine "hür ve müstakil" olarak girdiklerini hatırlatan Akşener, bu kararın aslında kendileri için fabrika ayarlarına dönmek olduğunu söyledi.
İYİ Partiyi "iki kutba mahkum edilen Türk siyasetinin yaşam odası olması için" kurduklarını belirten Akşener, "Çünkü biz İYİ Partiyi kavgalara, korkulara, mecburiyetlere mahkum edilen milletimize yeni bir seçenek sunmak için kurmuştuk. Çünkü biz İYİ Partiyi bir kişiye, bir zümreye, bir gruba, ya da bir başka partiye kaldıraç olmak, imkan sağlamak, kariyer basamağı olmak için değil milletin istiklali, memleketin istikbali için kurmuştuk. Dolayısıyla bugüne kadar hem kendimin hem de partimizin aldığı tüm kararların arkasında durduğum gibi bu kararın da elbette arkasında durdum." diye konuştu.
Ne kadar zorlu bir yola çıktıklarının farkında olduklarını söyleyen Akşener, şöyle devam etti:
"İftiralarla, karalamalarla, çirkin oyunlarla, üzerimize gelineceğinin farkındaydım. Satın alınmışlara karşı yürekten inanmışların mücadelesini yürüttüğümüzün farkındaydım. Taşın altına elini, gövdesini koyanların farkında olduğum gibi o taşın bizi ezmesi için çalışanların da iştahla el ovuşturanların da elbette farkındaydım. Ezcümle seçim sonuçları doğrultusunda aldığımızın riskin elbette farkındaydım. İşte bu yüzden bugüne kadar olduğu gibi bugün de Türkiye'nin alıştırılmış normallerinin dışında sadece söz söyleme sırasında değil, bedel ödeme sırasında da en önde karşınızda duruyorum.
Hiçbir hesaba, hiçbir pazarlığa, hiçbir sahtekarlığa girmeden, milletin sesini duyurmuş olmanın mutluluğuyla son kez karşınızdayım. İYİ Parti olarak varlığımızı, onurumuzu, duruşumuzu, pazarlık masalarına meze ettirmemiş olmanın gururuyla son kez karşınızdayım. İYİ Partiyi kurduğumuz ilk günkü gibi bir an bile pes etmeden mücadele etmiş olmanın gönül rahatlığıyla son kez karşınızdayım. Allah herkese böyle veda etmeyi nasip eylesin."
"CÜMLE ALEME MEYDAN OKUDUK"
Bugünlere çiçek bahçelerinden değil, mayın tarlalarından geçerek geldiklerini aktaran Meral Akşener, "Bugünlere önümüze örülen tel örgüleri, barikatları, engelleri teker teker aşarak geldik. Biz bugünlere ışıkları kesilen salonlara, yolumuzu kesen kamyonlara, adressiz kurşunlara direnerek geldik. Cümle aleme meydan okuduk. 25 Ekim 2017'de bir çarşamba sabahı demirden dağları bile eriten kadim bir ateşin etrafında toplandık. Kutlu bir davada şanlı bir mücadeleyi vermek için İYİ Partimizin güneşinde buluştuk." dedi.
"Türkiye iyi olacak" diyerek yola çıktıklarını belirten Akşener, şu değerlendirmeleri yaptı:
"Sesi kısılan, sözü kesilen, iftiraya uğrayanların partisi olduk. 'Bir memleket meselesi' dedik; il il, ilçe ilçe, köy köy dolaştık. Anadolu'nun partisi olduk. 'Millet bizi çağırıyor' dedik; esnafların, çiftçilerin, emeklilerin, kadınların partisi olduk. 'Gençler için gençlerle beraber' dedik; Türk olmaktan gurur duyan ama Türkiye'de yaşayabilmek için çare arayan gençlerimizin yanında olduk, partisi olduk. 'Devlete millet yakışır' dedik; hor görülen, duyulmayan, iradesi hiçe sayılan milletimizin partisi olduk, sesi olduk. 'Türkiye tarih yazacak' dedik; her şeye rağmen gönlündeki umuda sarılanların partisi olduk, sesi olduk. 'Mecbur değilsin' dedik; tıpkı 25 Ekim 2017'deki gibi 'yol bulamıyorsan yol açacaksın' diyen cesurların partisi olduk. Hiçbir zaman bir yerlerde garanti beklemedik, bir yerlere sırtımızı dayayarak da ilerlemedik.
Kirli pazarlıkların peşine düşüp ilkelerimizden taviz vermedik. Çünkü mesele inanmaktı, mesele iddia sahibi olmaktı, mesele yeni şeyler söyleyebilmekti. Hatırlayın, bu partiyi kurarken size bir şey söylemiştim; 'nereden ve nasıl geldiğinizi unutmayın' demiştim. İyi niyetimize, vatan sevgimize ve hasletlerimize rağmen nasıl zulme uğradığımızı unutmayın. Nasıl taarruz altına alındığımızı unutmayın. Yokluklar içinde bir araya gelip nasıl ayakta kaldığımızı unutmayın. Sırf bize oy veriyor diye ekmeğiyle oynanan, standı basılan ve hatta şiddete maruz kalan kardeşlerimizi unutmayın. Ben hiçbir zaman unutmadım, Allah şahidim olsun ki hiçbir zaman unutmayacağım."
"ZAFERİN BİN BABASI VARDIR ANCAK MAĞLUBİYET YETİMDİR"
Meral Akşener, "O yüzden de şahit olduğum binbir emeğe dil uzatanların diline, el uzatanların eline mani oldum. Yağmur nereye yağarsa tarlasını oraya çekenlere mani oldum. İYİ Partinin ve İYİ Partilinin fedakarlığını taşıyamayanlara mani oldum. 'Tek kişi kalsam da bu mücadeleden vazgeçmeyeceğim' dedim, asla da vazgeçmedim. 'Gerekirse bedelini ödeyeceğim' dedim, bugün de karşınızda aziz milletimize ve sizlere karşı bir kez daha söylemek isterim ki ben bu bedeli ödemeye razıyım." dedi.
Eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı John F. Kennedy'nin "Zaferin bin babası vardır ancak mağlubiyet yetimdir" sözünü hatırlatan Akşener, şunları kaydetti.
"İşte ben o bin babanın kaçıştığı yerde o yetim mağlubiyeti öksüz bırakmadım. Haksız olduğumuz için değil söz verdiğim için bırakmadım. Başarısızlığı ben aldım artık başarıyı sizler yakalayacaksınız. Bedeli ben ödedim artık hesabı siz tutacaksınız. Kiminiz abla, kiminiz kardeş, kiminiz anne diye geldiniz. Benden bir ev, bir yuva istediniz. Ben de İYİ Partiyi sizlere bir ev, bir yuva yaptım. Ocağını tüttürdüm, içini ısıttım, sofrasını kurdum, bahçesini genişlettim. Yıkmak isteyenlere, dağıtmak isteyenlere, çökmek isteyenlere müsaade etmedim. Ama bugünden sonra artık bu evi siz koruyacak, bu evi artık ayakta siz tutacaksınız. Bu eve artık siz bakacaksınız. Şairin de dediği gibi 'bizdik o hücumun bütün aşkıyla kanatlı, bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı, dünyaya veda ettik atıldık dolu dizgin. En son koşumuzdur bu, asırlarca bilinsin.' Bu vesileyle genel başkan adaylarımıza başarılar diliyor, kurultayımızın milletimiz, memleketimiz ve partimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yolunuz, bahtınız açık olsun. Allah'a ısmarladık."
Akşener, konuşmasının ardından salondan ayrıldı.
YENİ GENEL BAŞKAN DERVİŞOĞLU
İYİ Parti 5. Olağanüstü Kurultayı'nın üçüncü turunda 611 delegenin oyunu alan Müsavat Dervişoğlu, genel başkan seçildi.
ATO Congresium'daki kurultayda, genel başkanlık seçiminin 3. turunda, Grup Başkanı Koray Aydın ve Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu yarıştı.
Oylama sonucuna göre, 1159 geçerli oyun 611'ini Dervişoğlu alarak genel başkan seçildi. Aydın ise 548 oy aldı.
Kurultayda, partinin yetkili kurullarının seçimine geçilecek. Bu kapsamda da delege, 50'si asıl, 25'i yedek 75 Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi ile 11'i asıl, 7'si yedek 18 Merkez Disiplin Kurulu üyesini belirleyecek.
KULİSLERDE NE KONUŞULUYOR?
Peki İYİ Parti seçimlerine ilişkin kulislerde neler konuşuluyor? Meral Akşener kimi destekliyor? A Haber Muhabiri İlter Yeşiltaş son kulisleri aktardı.
Yeşiltaş şunları söyledi:
"Önemli bir yarış olacak. Kıran kırana bir rekabetin olması bekleniyor. Adaylardan birisi Müsavat Dervişoğlu.
AKŞENER DERVİŞOĞLU'NU DESTEKLİYOR
Kulislerde Akşener'in Dervişoğlu'nu destekleyeceği ifade ediliyor. Akşener'e yakın isimlerin de açıktan Dervişoğlu'na destek açıklamaları yaptıklarını görüyoruz.