Neşeli günler

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 20 Temmuz 2009 Güncelleme 20 Temmuz 2009, 00:00

İÇİNDEKİLER

Paraya para demiyorlar
Uyanık iki genç kızımız, Şile sahillerinde denize girip eğlenmeye çalışan vatandaşlarımızın ayağına kadar seyyar tuvalet hizmeti götürerek bir ilke imza attılar. Seyyar tuvalete ilginin ve talebin çok yoğun olduğunu söyleyen kızlarımız, sabahtan akşama kadar verdikleri yorucu hizmetin karının oldukça tatminkar olduğunu söylüyor.

Bunalımlar dertler yumuşaklar sertler

Soru: 18 yaşında genç bir kızım Haydari Bey! Tatil köyünde tanıştığım yakışıklı genç havuzda yüzerken, "Aç bacağını arasından geçeyim" deyip duruyor. Tamam bi iki kere açtım geçti, geçerken beni omuzuna alıp kaldırdı. Bunu hemen hemen her gün yaptı. Sizden ricam ben şimdi n'apayım? Hamakta mı yatayım, yoksa havuzda yakışıklı için bacaklarımı mı açayım?

Cevap: A benim havuzda balık kızım! Oğlan sana bişeyler anlatmaya çalışıyor, anlasana be yavrum! Yumuşacık yatak varken, ne diye hamakta rahatsız yatarsın! Havuzda bile olsa bacaklarının arasından kimseyi geçirme! Tut ki geçti, bunu bana bile söyleme. E mi benim bacaklarını omza aldıran ıslak kızım...

Fıkra
Cafer komadadır. Yanında ise karısı... Cafer'in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar: "İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın..." Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabi. "Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz karısın."

Amerikalı ve Türk ağızları
Amerikalı: Hey dostum burda bir problem mi var? Türk: Noluyo lan burda?
Amerikalı: Hey Jerry gel pizza ye dostum... Türk: Sülo gel lan buraya mis gibi menemen yaptık...
Amerikalı: Nasıl gidiyor Mike? Türk: Nörüyon la?
Amerikalı: Korkarım seni öldüreceğim! Türk: Salavat getir ulan...
Amerikalı: Oov dostum hiç cool olmamışsın. Türk: Bu ne hal lan...
Amerikalı: Lanet olsun sana Christine! Türk: Allah cezanı versin Nurcan!
Amerikalı: Tanrı aşkına Brad kes sesini artık! Türk: Allahım sabır ver, sus lan yeter!
Amerikalı: Aman tanrım şimdi ne yapıcaz? Türk: Ayvayı yedik.
Amerikalı: Ne derler bilirsin Jack, hayat beklenmedik sürprizlerle doludur... Türk: Valla oğlum bir söz var hani, kaderde varsa üzülmek neye yarar süzülmek...
Amerikalı: FBI... Bir kaç soru sorabilir miyim? Türk: Polisim ben! Nerdeydin lan dün?

İtiraf ediyorum
Örümcek
Örümceklerden o kadar çok korkuyorum ki, bir keresinde hiç unutmam, kız arkadaşımın yanındayken örümcek görmüştüm ve kendimi zor tutmuştum bağırmamak için:) Rumuz: Yolcu

Teknoloji

Bu teknoloji dedikleri şey bazen pek de iyi olmuyor. İnsan öylesine alışıyor ki o olmadan kendini tuhaf hissediyor. Mesela ben arabamı uzaktan kilitlediğim için aynı şeyi evimin kapısında da yapabileceğimi düşünüp, anahtarlığımın üzerinde düğme aradım. Evet evet, artık yaşlanmaya başladım biliyorum... Rumuz: Yalnız_ Yiğit

Sende var mı?

Arkadaşımla eşi müstehcen film izliyorlarmış. Arkadaşım eşine 'Sen burdaki şeylerin onda birini yapmıyorsun' demiş, eşinin cevabı ise bomba etkisi yapmış; 'Sen de o kadınların onda biri var mı ki? Ben onda birini yapayım...' Bu olaydan sonra 1 aydır uzaklar artık. Halbuki daha 1 yıllık evlilerdi. Rumuz: Esmer

Kokulu çorap

Eski sevgilimle her sabah okuldan önce buluşuyorduk. Birgün geç kalmışım ve bana çok kızacak diye evden aceleyle çıktım. Buluştuk ve yarım saat sonra fark ettim ki kardeşimin kokuşmuş çorabı hırkamın içine sıkışmış! Neyse ki tek fark eden bendim... Eve geldiğimde ise o çorabı kardeşimin suratına patlattım :) Rumuz: Bahtsız

Heyecanlıyım

Hastanede çalışıyorum ve bir doktorumuzdan çok hoşlanıyorum. Onunla nöbet tutabilmek için nöbet listesini sürekli değiştiriyorum. Arkadaşlar beni affedin ama ne yapayım onu düşünmekten gözüme uyku girmiyor ve sanırım o da durumun farkında... Çok heyecanlıyım yarın nöbetim var:) Rumuz: Böcek

Azrail ensemde

Nedendir bilinmez, günah işlediğim zaman sanki Azrail ensemdeymiş gibi hissediyorum, adeta nefesim kesiliyor. Her seferinde bir daha yapmayacağım diyorum ama sadece demekle kalıyorum... Rumuz: Ross

Görümce

Düğünümde üstüme şarap dökmeye çalışan küçük çocuğu acaba görümcelerim tutmuş olabilir mi? Ne de olsa onların istediği gelinliği giymedim. Şaka bir yana mükemmel bir gelinlikti, eğer dökülseydi çok üzülürdüm ve düğünümde katil olurdum herhalde... Rumuz: Baby

Ben daha çocuğum

Herkes beni kocaman bir adam sanıyor. Posbıyıklı, takım elbiseli, kravatlıyım... Ama ben kendimi hala çocuk zannediyorum. Rumuz: Adam

Mecburdum
İtiraf ediyorum, patronumdan annemin teyzesi ameliyat olmuş onu ziyarete gideceğiz diye izin alıp, kuaföre gittim ve bir güzel ağda yaptırdım. Ama ne yapıyım ki adama diyemezdim ya ağdaya gideceğim diye:) Rumuz: Bebek

Kör müsün?
Kocamla trende gidiyoruz. Tıklım tıklım koridorda sıkışık adamın biri kocamın ayağına basıyor. Canı yanmış önüne baksana kör müsün diye adama bağırdı. Yaşlı adam cevap verdi; kusura bakma oğlum körüm. Bizimkisi hemen özür diledi körden. Rumuz: Koca