O zaman yine vaktidir, çarpıcı, acıtıcı, hatta dehşet verici bazı uyarıları araç sürücülerinin gözüne gözüne sokmak! Lütfen dikkatle okuyun ve tüm yol boyu bunları düşünün.
Diyelim son sürat gidiyorsunuz.
Bir bakıyorsunuz sağda koca bir tabela; "Yavaş! Biliyor musun iki dakika sonra öleceksin" yazıyor üstünde. 100 metre sonra bir hatırlatma daha; "Yakınlarını ara ve vedalaş!" Bunun sonu yok sevgili okurlar... "Sadece sen ölmeyeceksin, yanındaki de parça parça olacak!" Veya tabelaya mezar resmi çizilmiş altında bir yazı; "Bayım bu sizin mezarınız, ona göre sürün arabayı!" Şimdi içleri insan sevgisiyle dolup taşanlar diyecek ki; "Vahşet bu, insanın ruh sağlığı ile oynuyorsunuz, üstelik direksiyon başında!
Maazallah morali bozulur adamın, kaza yapmayacaksa yapar." Peki başka çaresi kaldı mı? Bu güne kadar alınan ılımlı tedbirlerle, her bayram 70-80 kayıp vermedik mi? Demek ki daha acımasız, bize özgü yöntemler uygulayacağız.
Biliyorum yine dediklerimi kulak arkası edeceksiniz ama şunlardan sadece bir tanesini aklınızda tutsanız, çoluk-çocuk evinize sağ salim dönme ihtimaliniz 10'a katlanacak emin olun.
* * *
NİŞANTAŞI'NDA TEZEK NEREDE SATILIR
Önce doğalgaz, sonra elektrik, yeniden doğalgaz... Yapılan zamlar o kadar fazla ki Nişantaşı halkı bile buna yetişemiyor ve artık tezekle ısınma kararı aldılar.
Yalnız bir aklıevvelin çıkıp şu doğal gaz borularının, tezeğin yakılmasına uygun bir sisteme çevirmesi gerekecek. Tek sorunumuz bu. Geriye kalacak, tezeği nereden satın alacağımız?
Yine imdada Migros ev araçgereçleri bölümü yetişecek sanırım.
Bir de şık çiçekçi dükkanlarının gübre satar gibi torba içinde hayvan b.ku satmaları... Durun yahu gübre de bir çeşit ufalanmış tezek değil midir? Ne güzel işte, ayrıca elit tabakamızla, köylümüz de bütünleşmiş olacak böylece!
Ama bu konuda bir tezek uzmanı olarak sosyetemizi ve ünlülerimizi uyarmam gerekecek; Sizin evler şimdi salon-salomanjedir öyle bir-iki torba ile ısınmaz. Demek ki villanın bahçesine kamyonla bir ton hayvani yakıt dökeceksiniz... Ki bir de bunu taşıması var!
Kapıcı mı? Valla bizimki çöpü bile almıyor artık. Devir anarşi devri ya, apartman girişine monitör istiyor, sadece oturup giren çıkanı kontrol edebilirmiş. Adam belinde 22 kalibrelik silah taşıyor, hangi tezek!
* * *
TANRI'YI KANDIRAMAYANLAR...
Bazı gafiller bilmez ki aslında cennet de cehennem de bu dünyadadır. Ve Tanrı yapılan kötülüğün cezasını da bu dünyada verir. Hem de ahlarını aldığı o insanın gözünün önünde! Ama bunlar kendi çapında para ya da güç sahibi olduklarından, kimseden çekinmezler... Ve sanırlar ki, o güvendikleri paraları bitmeyecek ve o oturdukları koltuklar k.çlarının altından hiç gitmeyecek! Oysa geçmişimiz ve günümüz bunun binlerce örneği ile doludur.
Koskoca holdingler batar, bazen yüzde bir sivilce kansere dönüşür ve bu dünyadan üç günde toparlar götürür adamı... Çünkü kul affetse bile Allah affetmemiştir. Bu artık O'nun açtığı bir amme davasıdır. 'Nereden çıktı şimdi bayram sabahı böyle bir yazı' demeyin.
Bence tam vaktidir, hainlik yapan insanları bir bir hatırlamanın... Kötü ruhlu akrabaların, üç çocukla sizi bırakıp kaçan kocanın, kazıklayan bakkalın, iş yerinizde sizi sebepsiz görevden alan müdürün, amirinizin, elinizden projelerinizi çalan meslektaşlarınızın, çocuğunuzu uyuşturucuya bulaştıran çetelerin, evladınızı şehit edenlerin, size sahip çıkmayan devletinizin...
Her birinin kulaklarını çınlatmanızın zamanıdır.
Ve inanın hepsi bir gün mutlaka yaptıklarının ve yapmadıklarının ifadesini vereceklerdir öte tarafa...
