Hedef Cezayir'i tamamen Hıristiyan yapıp tüm Afrika'ya yaymaktı. Ancak başaramadılar. Yüzde 78'i Arap, yüzde 20'si Berberi olan halkı dönüştüremediler.
Fransızlar operasyonları tutmayınca azınlıktaki Berberiler üzerinden harekete geçtiler. Berberi Milliyetçiliğini hortlatmak için sahaya devşirme liderler sürdüler.
Berberiler'e "Sizin asıl dininiz İslam'dan önceki inancınızdır" propagandası yaptılar. Her türlü nifak tohumunu ektiler.
Ancak Müslümanları dönüştüremedikleri gibi, büyük ayaklanmalarla karşılaştılar.
Milyonlarca Müslüman bağımsızlık için harekete geçti. Çok kanlı çatışmalar sonucunda Müslümanlar 1959'de Bağımsızlığı ilan etti. Ülkenin, Müslümanlar'ın eline geçmesi başta Fransa olmak üzere tüm Batı ülkelerini rahatsız etti. Zira Cezayir topraklarında büyük petrol rezervleri vardı. Dışarıdan yapamadıklarını içeriden uygulmaya geçirdiler. Adam devşirdiler, orduya eğitim adıyla yanaşıp Laik, Batı yanlısı askerleri çoğalttılar, Fransızsever işadamlarıyla birleştirdiler. Bir GÜÇ oluşturdular. Ve darbeyle yönetimi içeriden ele geçirip askeri cunta dönemini başlattılar. Bir günde 6 bin Müslümanı tutuklayıp toplama kamplarına gönderdiler.
Kukla yönetimlerle yıllarca ülkeyi sömürerek soyup soğana çevirdiler. Halkın büyük bölümü öfkeliydi. Bu öfke iç savaşa dönüşünce 10 yılda 200 bin kişi öldü. Batı yanlısı azınlıktaki laikler korkup seçimleri hayata geçirdiler. Ancak Müslümanlar'ın kurduğu parti FIS oyların yüzde 55'ini alınca deliye döndüler. Seçimleri geçersiz ilan edip, kazanan partinin yöneticilerini hapislere atıp çürüttüler. Büyük baskılarla, Batı'ya şirin gözükme ve yeraltı zenginliklerini sunma uğuruna yıllarca halkı fakirlik ve yokluk içinde yaşattılar. İşte ülkeyi Fransa ve Batı güdümündeki Buteflika, tam 20 yıldır yönetiyor. Ancak Buteflika, baskıcı rejimi protesto etmek amacıyla seçimleri boykot eden partilerin olmadığı bir ortamda iktidara geldi. Fransız tezgahları nedeniyle seçimlere ancak yüzde 50 katılım sağlanabildi. Liberte gazetesi yazarı Amin Zaoui "Arap dünyasında seçim sonuçlarına inanmanın, deve sidiğinin kansere çare olduğuna inanmaktan farkı yoktur" diye yazıyordu. İşte hastaya dönüştürülen Arap dünyasının neredeyse tamamında deve sidiğinden kanser ilacı satan Batılı soyguncu-hırsız alçaklar at koşturuyor. Cezayir'de de azınlıktaki "Güç", Batıcı devşirme grup, onlarca yıl boyunca kamu sektörünü tamamen ele geçirdi. Devlet kurumlarını bir özel şirketmiş gibi yönetti. Bu kapalı çemberin başında ise Cumhurbaşkanı'nın erkek kardeşi Said Buteflika ile Genelkurmay Başkanı Ahmed Gaid Salah vardı. Dört dönemdir Fransızlar'ın gölgesinde askeri cuntanın desteği ile Cezayir'in başında olan 82 yaşındaki Buteflika, önceki gün 5. kez aday olduğunu ilan etti. Ancak bu ilanı kendisi yapamadı. Zira felç geçirmişti. 7 yıldır halka tek konuşması yoktu. İsviçre'de bir hastanede tedavi görüyordu. Yakınları aracılığı ile "Bir kez daha adayım" dedi. Ülke nüfusunun çoğunluğunu oluşturan gençler ayaklandı. "Yaşayan ölü Başkanımız olamaz" diye öfkeyle sokaklara döküldü. Cezayir petrollerinin yıllardır üzerinde oturan Fransa'yı bu ülkeden atıp yerine geçmek isteyen fırsatçı Amerika da CIA ile devreye girdi. Şu anda Cezayir'de filler tepişiyor, halk sokaklarda, herkes diken üzerinde, fitneciler ve akbabalar pusuda.
Çakallar son bir kez daha diyerek ülkeyi tekerlikli sandalye ile dolaşan ve felçli 82 yaşındaki devşirme adamları "YAŞAYAN ÖLÜ" ile yönetmek için yanıp tutuşuyor.
Felçliyle sömürüye devam isteği Cezayir halkına hakarettir. Ancak Batı'nın kitabında ne insan hakları ne de demokrasiye yer vardır. Birinci sırada alçaklık, ikinci sırada kirli oyunlar ve ittifaklar, üçüncü sırada sonuna kadar sömürü ve onlara hizmet eden YAŞAYAN ÖLÜLER vardır. Sömürgeci alçaklar Türkiye'yi de yıllarca Cezayir benzeri sistemle yönettiler. Gerektiğinde darbeler yaptılar. Adam devşirdiler, Batı'ya hizmetçi uşaklar yetiştirdiler, fitneyle organize ettikleri bölücülere komutanlık yaptılar. Her türlü alçaklığı kuklaları ile hayata geçirdiler.
Akla hayale gelmeyecek isimleri, yanyana gelmesi mümkün olmayanları omuz omuza verdirdiler. Ankara 15 yılı aşkın süredir tüm bu oyunlarını bozuyor. Kahroluyorlar. Her seçimde bu Millet'ten tokat yiye yiye felç geçirdiler, "Yaşayan ölü"ye döndüler...
İnşallah bu ülkede bir kez daha sandığa gömülecekler.
