Çin ülkeleri parayla istila ederek, dev yatırımlarla Batı'ya doğru geliyor.
Avrupa son yüzyıllarda Ortadoğu ve Afrika kıtasını sömürerek refahı yakaldı.
Ancak şimdi sömürü alanlarından birer birer atılıyorlar. Onların yerine ABD veya Çin boşalttıkları ülkelere giriyor. Avrupa'da kaynaklar tükeniyor, batışlar sırada bekliyor. İtalya bile trilyon dolarları aşan borcu yüzünden batmak üzere ve üyesi olduğu AB ile Borç kapama" restleşmesine girerek adeta savaş açıyor. Avrupa ve Çin ekonomilerine savaş tamtamları çalan, dünyayı parselleyerek sömürmek isteyen Amerika'da da durumlar hiç açıcı değil. Dünyanın en borçlu ülkeleri sıralamasında birinci sıraya oturan ABD'nin Ticaret Bakanlığı, ülkenin 2018 yılında 621 milyar dolar dış ticaret açığı verdiğini açıkladı. Bu rakamlar son yılların en yüksek dış ticaret açığı oldu.
2018'de açık, yüzde 12,5 arttı, 2019'da daha fazla olması bekleniyor.
ABD'nin 2018'de üç önemli pazarı Meksika, Avrupa Birliği ve Çin karşısında rekor düzeyde açık vermeye başladı.
2018'de yabancı ürünlere olan ilgi, ithalatı yüzde 7,5 oranında artırarak 3 trilyon 100 milyar dolarlık rekor seviyeye yükseltti.
Toplam ihracat ise 2 trilyon 500 milyar dolar düzeyinde kaldı. Trump "Kazıklanıyoruz" diyerek Avrupa ve Çin'i ekonomik anlamda düşman ilan etti. Ancak bu düşmanlarda daha büyük olan var mıydı?... ABD Başkanı bunu da açıkladı ve çıktığı bir tv programında "En büyük düşmanız ABD Merkez Bankası FED'tir"dedi.
FED'in aldığı kararlar dolar fiyatının dünyada yüksek olması nedeniyle ABD firmalarının rekabet edemediğinden ve açık vermekten yakındı. ABD Merkez Bankasının sahipleri dünyanın en zengin aileleri... Trump onları en büyük düşman olarak görüyor. Aileler de Trump'ı devirmek için savaşıyor.
"Ben siyonistim" diyen Joe Biden'ı da önümüzdeki seçimlerde ABD Başkanlık koltuğuna oturtmak için çalışmalara başladılar. Ve dahası bu zengin hanedanlar bugün Çin'e yaptıkları yatırımlarla Pekin'i Washington'un karşısına diktiler. Dünya bu yüzden tarihinin en büyük ticaret savaşlarına sahne oluyor.
Trump "FED'tekiler piyasanın dilinden anlamıyorlar, ticaret savaşlarının önemini ya da güçlü doların olumsuz yansımalarını anlamıyorlar. Fed güçlü bir golfçüye benziyor. Sayı alamıyor çünkü topa hafifçe vurmasını bilmiyor. Ekonomimizin tek problemi FED." diye bas bas bağırıyor. Devlet hanedanların bankasına bankasına faiz borcu ödemekten, onlar yüzünden oluşan dış ticaret açığından yoruldu, bu yüzden dünyanın her köşesinde kriz çıkararak, yumruk göstererek, tehditlerle para topluyorlar. Vermeyenleri de yeryüzünün en büyük petrol rezervlerine sahip Venezuela'da olduğu gibi devirmeye çalışıyorlar.
Hanedanlar da kendilerine savaş açan Trump ve ardındaki Amerikan derin devletine karşı dergilerinden "2019 karanlık olacak" diye mesaj vererek rest çekiyor. Dünya diken üzerinde, herkes yeni siperler kazıyor, ticaret savaşları tavan yapmış durumda.
Böyle bir dönemde Türkiye'nin kirli ittifaklarla tanışması boşuna değil. CHP'nin bile dönüşmesini, Atatürkçü parti milletvekillerinin hiç çekinmeden açıkça "PKK'lıların oylarına talibiz" diye açıklamalar yapma noktasına gelmesini dahi anlamak zorundayız. Para savaşlarında taraflar kapıyı, Ankara'yı almak istiyor, bu ülke topraklarında yanyana gelmesi mümkün olmayanlardan saflar oluşturuyor. Herkesin kenetlenmesi ve doğruyu, istikrarı seçmesi gerekiyor. Küçük olaylara takılıp, büyüğünü göremeyenler, aksini tercih edenler, içinde oldukları gemiye aslında delik açtıklarını farkettiklerinde çok geç olacak.
Duygularla değil AKIL'la hareket edip dünya gerçeklerini görererek seçimini yapmak profesyonelliktir. Yeryüzünde kaybedenler hep amatörlerdir!
