Cep telefonuna kadar dayanmıştı. Çin'in telefon şirketi Huawei'nin sahibine bile operasyon çekiyorlardı. Kızını Kanada'da CIA tutukluyordu. Pekin de CIA'ya çalışan İnterpol'ün Çinli başkanını tutukluyordu misilleme olarak.
Amerika'da CIA çalışanları basbas bağırıyordu; "İphone imparatorluğunun tahtı sarsılıyor. Huawei 5G teknolojisi dalga dalga dünyaya yayılıyor. Dünya istihbaratı Çin'in eline geçiyor. Ulusal güvenliğimiz tehlikede" diye. Derken Y. Zelanda'da bir maşayla Camilere saldırıyor, 51 kişiyi öldürtüyorlardı. Kiralık katil "Ayasofya'yı kilise yapacağız" diye bağırıyor, Türklere sözlü saldırılarda bulunuyordu. Neden Yeni Zelanda'ydı?
Doğru dürüst konuşan olmadı. Halbuki Zelanda 2017'de Çin ile İpek Yolu projesi anlaşması imzalayan ilk Batılı ülke olmuştu. İmza töreninde Çin ve Yeni Zelanda'yı yönetenlerin elele kenetlenip poz vermesi birilerini kahretmişti. Çin'in Dünya Ticaret Örgütü'ne girişi için ikili görüşmeleri başlatan, Çin öncülüğündeki Asya Altyapı Yatırım Bankası'na kurucu üye olan ilk Batılı gelişmiş ülke olarak tarihe geçti Y.Zelanda. Hemen camilere saldırıyı organize ettiler. Yeni Zelanda Washington'un baskısı üzerine Çin telefonu Huawei'yi yasaklamıştı. Ancak cami saldırısı sonucu Başbakanları "Arkasında olanları ve mesajı biliyoruz" dercesine hemen Çin ziyareti gerçekleştirdi. O ziyarette "Huawei'yle çalışacağız" diyerek saldırının arkasındakilere meydan okudu. Şimdi Sri Lanka'da kilise saldırılarında 359 kişinin öldürülmesini anlamaya çalışıyoruz.
Halbuki herşey ortada. Sri Lanka Çin'den tam 15 milyar dolar borç aldı. Karşılığında stratejik bir limanı 99 yıllığına Çin'e verdi. Şu anda ülkede 30 bin Çinli çalışıyor. ABD'den sürekli Sri Lanka'yı suçlayan açıklamalar geliyor.
Katliamdan önce ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nauert, "Devlet Başkanına, Sri Lanka'da demokratik yollardan seçilmiş kişilerin görevlerini yerine getirmesine izin vermesi ve parlamentoyu acilen yeniden toplaması çağrısında bulunuyoruz" diyerek sahipmiş edasıyla konuşuyordu.
ABD Başkan yardımcısı Pence de Çin'in, borç diplomasisini kullandığını söylüyordu. Güneydeki Hambantota limanının ileride Çin tarafından askeri üs haline getirebileceği konusunda Sri Lanka Cumhurbaşkanı'nı arayarak uyarıyordu. Cumhurbaşkanı Sirsena Çin yanlısı ismi Başbakanlığa atıyor, ortalık ayağa kalkıyordu. "Beni öldürecekler" diye de kabinede konuşma yapıyordu.
Ardından gelen baskılar sonucu Çin yanlısı Başbakanın yerine ABD-Hindistan yanlısı isme hükümeti vermek zorunda kalıyordu. Bunu bile yetersiz gören CIA. Sri Lanka'da kuklalarına kiliseleri bombalatıyor, ardından bu zavallı ülke olayı aydınlatsın diye çağırdığı CIA'ya kapılarını ardına kadar açıyordu. Çin'le İpek Yolu ve 50 milyar dolarlık yol-liman anlaşmaları yapan Pakistan da ABD tarafından teröre yardımla suçlanıyordu.
Pakistan'da bombalar patlıyordu sürekli...
Askeri üslere saldıran iki maşayı sessiz sedasız idam ediyordu Pakistan. İki militanın suçlarından biri de kiliselere yapılan saldırılar öncesi Sri Lanka Kriket Milli Takımı'na ölümcül saldırı da bulunmaktı. Türkiye de İpek Yolu'nun tam ortasında en stratejik konumda...
Bu kuşak üzerinde yer alan ülkelere acımasızca saldıranlar, terör örgütlerini sahaya sürenler tabii ki bize karşı da boş durmuyorlar, durmayacaklar... Taa Yeni Zelanda'daki teröristle bize mesaj göndermeleri boşuna değil. Türkiye Patriot'u mu seçecek yoksa bağımsız mı hareket edecek? İpek Yolu'nun neresinde olacak? Çin ve Rusya ile daha ne kadar yakınlaşacak? Bu soruların muhtemel cevapları bazılarına kabus gördürüyor.
Onun için Suriye'nin kuzeyinde PKK kampları içinde sırf Türkiye'ye saldırı için "Özel Ermeni Taburu" dahi kurdular.
Dışarıda ve içeride pusuya yattılar... Gün kenetlenme, teröristlere karşı birlik olma, arkasındakilere dik durma günüdür.
