Tarihi 17 Ocak 2022

Borular limana geldi

MUSTAFA Reşid Paşa, Osmanlı tarihinde en kilit isimlerden biridir. İhanette sınır tanımayan Batı aşığı bir siyasetçi-diplomattır.
Bu topraklarda mason localarının kurulmasını sağlayan, her şeyi Batı'dan bekleyen ittihatçı kafaların ilk tohumlarını atan bir numaralı kişidir.
Günümüzde Batı hayranlarının içimizde çok olmasının mimarı da odur. Elçi olarak gittiği Londra'da İngilizler tarafından satın alınmış, mason locasına üye yapılmış, devşirilmiş ve yetiştirilmiş bir kişi olarak tepe tepe kullanılmıştır. Osmanlı'da çok üst düzeyde sayısız görevler yapmıştır. Osmanlı Dışişleri yönetimi dahi ona verilmiştir. Bunda İngilizlerin baskıları ve "Aramızı düzeltecek bir numaralı kişi o" telkinleri etkili olmuştur. İhanetlerinden dolayı defalarca görevden alınmasına rağmen her defasında İngiliz anahtarıyla tekrar yönetimde kendine yer bulmuştur. Tanzimatı bu topraklarda uygulatan, mason localarının ülkenin her yerinde leblebi gibi açılmasını sağlayan odur. O yüzden Mustafa Reşid Paşa'yı çok iyi anlarsak, bugün içimizdeki ittihatçı kafaların, Batı yanlısı devşirmelerin çokluğu karşısında şaşkınlığa düşmekten ancak kurtulabiliriz. Bugün bu topraklarda Amerika'nın müdahalesini bile isteyen muhalefet milletvekillerine tanık olduk.
Hala da bu beklenti içinde olan zavallılar var.
Onların ilham kaynağı ihanette sınır tanımayan bu Reşit Paşa'dır. O da Osmanlı döneminde Mısır vilayetimize dahi İngilizlerin müdahalesini isteyecek kadar alçaklaşmış bir isimdir. Bu ittihatçı kafalar bizi Rusya ile savaşa sokarak Kırım'ın elimizden gitmesine neden olmuştur.
Rusların en büyük hayali Hindistan'a girerek bu ülkenin İngiliz işgaline uğramasını engellemekti.
Ancak İngilizler içimizdeki devşirmeleri kullanarak bizi Rusya ile savaştırdı. Moskova ile boğuştuğumuz dönemde İngilizler de Hindistan'ı rahatça işgal ederek sömürge olarak krallığa kattı.
İngiliz aklı Hindistan'da da ilk iş olarak Müslümanları bölmeyi ve birbirine düşman etmeyi seçti. Bu amaçla "Ahmedi" denilen sapık Kadiyaniliği tüm Hindistan'a yaydılar.
Günümüzde "Nobel ödüllü ilk Müslüman bilimadamı" diye servis edilen Abdüsselam, BM Adalet Divanı başkanlığı yapmış Sir Zaferullah Han, ilk Oscar ödülünü alan Müslüman aktör Mahershala Ali gibi isimler hep İngiliz devşirmesi Kadiyaniliğin elemanlarıdır. Yoksa asla onlara bu ödülleri ve makamları vermezler.
Aynı akıl vehabiliği de Suudi Arabistan'da kurarak tüm Ortadoğu'nun gizli patronu oldu.
İngilizlerin üç hayali vardı. Birincisi Hindistan'ı işgal etmek, ikincisi Arabistan'ı kurup Halifeliği onlara vermek ve Osmanlı'yı parçalatmak idi. O dönemde içimizdeki Batı hayranı devşirmelerden bu planlara hizmetçi olan nice hainler ortaya fırlayarak yardım etti. Entrikalara alet olarak, Osmanlı'yı yönetenlerle savaşarak İngilizlere yol verdi. Peygamber Efendimiz'in (SAV) kabrini bombalayarak Medine'ye giren sapık vehabi Suudlara paspas oldular adeta.
İngilizlerin üçüncü ve en büyük hayallerinden biri de İsrail'i kurmaktı. Bunun için de Osmanlı'nın parçalanması, Suudi Arabistan, BAE, Ürdün gibi ülkelerin kurulması gerekiyordu. Ürdün, Filistinlilere kucak açacak, böylece İsrail toprakları boşalacaktı.
S.Arabistan ve BAE gibi ülkeler de buna destek olacaktı. Bugün baktığımızda bu planın ne kadar tuttuğunu açıkça görüyoruz. Bu ihanet çemberinde Mustafa Reşit Paşa devşirmesi nice eleman da büyük rol oynadı.
Gönüllü hainler, her düşman tezgahında devletine saldırdılar, fitnenin yayılmasına, Ortadoğu'da isyanların büyümesine yardım ettiler. Yönetime sızdıklarında da bizi yenileceğimiz kesin olan savaşların içine sokarak bir numaralı düşmanlarımızın yoluna asfalt oldular.
Tarihteki bu ihanetleri okudukça, Batı aşıklarının muazzam satışlarını gördükçe, devletlerine olan düşmanlığı öğrendikçe insan gözyaşlarına boğuluyor. Bugün de içimizde nice Mustafa Reşit Paşa devşirmesi cirit atıyor. Devletin yaptığı her hizmete, ürettiği her silaha, yola, köprüye saldırıp, itibarsızlaştırmak için kendini yırtanlara bakın ne dediğimi anlarsınız. Dün Türkiye'nin en büyük doğalgaz keşfi olan Sakarya Gaz Sahası'ndaki gazı karaya taşıyacak denizaltı borularının ilk etabı Zonguldak'ta limana geldi. Bu ülkede doğalgaz bulduk diye üzülenleri gördük. "Yalan, yok öyle bir şey" diye bağırarak itibarsızlaştırma savaşına dalan muhalefete tanık olduk.
Borular limana geldi borular... Git onlara sor yine "Hayır" diyecekler.
Çünkü bu devşirmelerin torunları için petrolü de gazı da ancak ve ancak Batı çıkarır. "Biz kimiz" diyen kullanışlı eziklerdir onlar.