Bazı sıkıntılar sebebiyle milletimizin oylarının çantada keklik olduğunu zannedenler, daha çok detaylarla uğraşmaya yönelmiş durumda. Dostlarının tezgahladığını bildikleri için, gelişmelerin arka planıyla ilgilenmiyorlar.
Detaylarla uğraşmaları, esas konularla ilgilenecek kapasitelerinin olmayışından. Güya siyaset yapıyormuş gibi yapsalar da, daha çok eğlence ile uğraştıkları ve siyasete sadece boş vakitlerini ayırdıkları, cümlenin malumu.
Aksi olsaydı, bu kadar muhalefet partisinin olduğu ülkemizde çare ve çözüm tekliflerine göz atmaktan başka işlere vakit bulamazdık herhalde.
Memlekette her şeyin kötü olduğunu iddia edenlerin, hani olur da iş başına gelebilirlerse ne yapacakları ve nasıl yapacaklarına yönelik tek kelimeleri bile yok. Kötü denilebilecek gelişmeler olurken sevindikleri de gözlerden kaçmıyor.
Aklı acıyan yerlerinde olsa da, bir yandan sıkıntılarla baş etmeye çabalayan insanımızın bir yandan da ülkeyi yönetmeye aday partilerin çözüm tekliflerini gözlediğinin farkında bile değiller.
Yakında yaşanan kur saldırıları sırasında CHP, İP ve ittifakın diğer üyelerinin kur üzerinden saldırı yapanlara yönelik tek bir laf bile etmemeleri, ibretlik bir durumdu.
İktidar, saldırılara karşı mücadele ederken, siyasi rant beklentisi ile durumu daha da kötü göstermeye çalışan muhalefetin, kur ve pahalılık eksenli ekonomik saldırılarda parmağı olup olmadığı da cevabı aranan sorulardan.
Zillet ittifakının lokomotifi CHP ve ana muhalefet olmaya niyetlendiği düşünülen İP, HDP ile iş birliklerini tabanlarına kabul ettirme hedefine yoğunlaşmış durumda. Zaten problemli olan ilişkileri, HDP'nin PKK ile ilişkisine dair sürekli yeni belgeler bulunması ile daha da karmaşık bir hal aldı.
Varlığı ile ilgili risk arttıkça HDP'nin istediği destek bedelini sürekli yükseltmesi, CHP ve İP'i en çok zorlayan konu. Ancak bu partinin desteği ile oylarını yükseltebileceklerini düşündükleri için, HDP ile iş birliği yapmamak alternatifi, akıllarına bile gelmiyor.
Bütün bu olup bitenlerde 'dostlarının' ya da başka bir deyişle 'üst aklın' oynadığı rolü sormaya bile gerek yok. Gözlerimizin önündeki oyun, senaryonun bizimle ilgili hayırlı niyetleri olmayan bazı senaristlerce yazıldığını ortaya koyuyor zaten.
Teröristle fotoğrafları ortaya çıkan HDP'li milletvekili, yeni bir kriz. Nerdeyse her gün başka bir krizle karşılaşan CHP ve İP, güçlendirilmiş ya da iyileştirilmiş Parlamenter Sistem konusunu da, ittifakın ufak-tefek üyelerine havale etmiş durumda.
CHP'nin başını çektiği ittifakın üyesi ya da üye adayı ufak-tefek partiler de, milletimizin istikrarsızlık olarak değerlendirdiği Parlamenter Sistem talebini güya bir sistematiğe oturtmaya çalışıyorlar.
Kendilerini dev aynasında gören bu ufak-tefek partilerin, çalışıp çabalayarak değil birtakım güçlerin desteği ile iktidara gelme hayali kurmaları, ibretlik. Bunun böyle olmayacağını en iyi onların bilmeleri gerekir oysa…
