Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 22 Haziran 2022

Kartal yuvası…

Anadolu Yayıncılar Derneği ve Azerbaycan Yeniçağ Medya Grup'un, Türkiye İletişim Başkanlığı ve Kültür Bakanlığı'nın katkılarıyla düzenlediği 'Anadolu'dan Karabağ'a Medya Forumu' vesilesiyle Azerbaycan'daydık.

Öncelikle, Azerbaycan'a kimlik kartlarımızla seyahat edebilmenin güzel bir şey olduğunun altını çizelim.

Forumdan önce ziyaret ettiğimiz Azerbaycan Medya Geliştirme Ajansı ve Sivil Toplum Kuruluşlarını Destekleme Ajansı yetkililerinin anlattıkları, her iki sahada da ciddi çalışmalar yapıldığını gösteriyor.

Her konuda olduğu gibi Medya ve STK konularında da ülkemizle Azerbaycan arasında ortak çalışmalar mevcut. 'Bir Millet İki Devlet' anlayışının gereği de bu zaten.

Azerbaycan'ın kendi yaşadıkları ve başta Türkiye olmak üzere diğer ülkelerde yaşananlardan çıkardığı derslerle, medya ve sivil toplum kuruluşları alanında yerli ve milli çalışmalara ağırlık verdiğini görmek, sevindirici.

Türkiye'den yerel ve ulusal basından isimler yanında Azerbaycan medyası temsilcilerinin de katıldığı forumda, mevcut durum gözden geçirilirken iki ülke medyasının birlikte yapabilecekleri de değerlendirildi.

Azerbaycan Büyükelçimiz Doç. Dr. Cahit Bağcı'nın da katıldığı açılış konuşmalarında altı çizilen, Türkiye Azerbaycan ilişkileri ve bölge ile ilgili çeşitli hususlarda üniversitelere ciddi görevler düştüğü konusu, forumda yapılan konuşmalarda da dile getirildi.

Sadece Bakü'ye gidiş dönüşü 12 saat süren Şuşa ziyareti, programın en heyecanlı bölümüydü. Azerbaycan askerleri tarafından ele geçirilmesinin oldukça dikkat çekici bir hikayesi olan Şuşa, kartal yuvası gibi bir konuma sahip.

Yaklaşık 30 yılı bulan esaretten sonra azatlığa kavuşan Şuşa'ya giden Zafer Yolu, nerdeyse tamamlanmış. Her birisinde birer cami ve çeşme bulunan 17 mahallesi ile Şuşa'nın imarına yönelik çalışmalar da hızlıca sürdürülüyor.

Özetlemek gerekirse; Dağlık Karabağ'ın esaretini sona erdiren, Azerbaycanlıların 'Vatan Savaşı' dedikleri zaferin insanlarda ciddi bir kendine güven oluşturduğunu görmemek mümkün değil.

Zafere giden yolda yaşananlar hafızalarında adeta kazılı olan Azerbaycanlıların, ülkeyi daha ileri götürecek adımlar atmakta birbirleriyle yarıştıklarını söylemek, mübalağa olmaz.

İşgal edilen vatan toprağını geri alma sürecinde dünya sisteminin ve güya problemi halletmek için oluşturulmuş yapıların ipe un serdiğinin, zaferin kendi kararlılıkları ve Türkiye'nin de desteğiyle sağlandığının herkes farkında.

Ülkeyi ileriye taşıma çabaları yoğunlaştırılırken, kazanılan tecrübeler de ciddi manada önem taşıyor. Dolayısıyla Azerbaycanlıların, kendilerini 30 yıldır oyalayanların bundan böyle anlatacaklarına inanmayacakları, açık.

1920'den 1991'e 70 yıllık zorlu bir ara yaşamıştı Azerbaycan. Şimdi ülkede güzel şeyler oluyor ve bundan sonra daha güzel şeyler olacak inşallah…