BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 2 Ağustos 2020

İnce ince doğradılar

CHP bir kıyma makinesi gibi çalışıyor.
Kim kafasını kaldırırsa, hele hele kim genel başkan adayı olmaya kalkarsa, kıyma makinesine atıyorlar.
Sıra, Muharrem İnce'ye geldi. İnce İnce kıyılmaya dayamayan CHP'li Muharrem Bey de parti kurmaya karar vermek zorunda bırakıldı. Son kurultayda genel başkan adayı olmaya karar verenleri doğradılar, delegelere baskı yaptılar, imza vermelerini engellediler.
Ne de olsa, İttihat-Terakki ruhu CHP'de ölmüyor. Entrika, kumpas, hizip, darbecilik CHP'nin anası İttihat- Terakki'nin kodlarıydı, yüzyıl geçti. CHP aynı kodlarla hareket ediyor.
2018'deki Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Muharrem İnce, aday bulunamadığı için öne çıkarılmıştı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'gel buraya Muharrem' diyerek, aşağılama tavrını öne çıkarmıştı.
Seçimlerde CHP'yi yüzde 30'lara çıkan Muharrem İnce'ye partide hayat hakkı tanımadılar. Daha seçim gecesi, kumpaslarla, 'sabaha kadar içki içti' dedikodularıyla, kıyma makinesine attılar.
Muharrem İnce, kafasını kaldırdı, 'CHP'deki çete' diyerek, kendisine kumpas kuranlara meydan okudu.
Ardından, "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne gizlice gitti" diyerek, kıymayı sürdürdüler. Adamlarını yediler, Yalova delege seçimlerine müdahale ederek, İnce'yi tek başına bıraktılar.
CHP'nin 'altı oku'nda, "DEMOKRASİ YOK" diye çok yazdık. CHP'de demokrasi olmadığını bu olaylar bir kez daha gösterdi.
Aslında, Kemal Kılıçdaroğlu, kıyma makinesini perde arkasından çalıştırıyordu.
Onlar da başkaları görünüyordu.
Muharrem İnce'nin bahsettiği ÇETE'nin gözünü kan bürümüştü. İnce'ye oy ve imza veren delegeler siyaset dışına ittiler.
İki sene önce meydanlara kalabalıkları toplayan, CHP'nin iyi yönde değişebileceğini göstermeye çalışan, tekrar Atatürkçü bir parti haline getireceğini iddia eden Muharrem İnce'yi kurultayın yapıldığı alanın son sırasına tuvalet önüne oturttular. Kim yaptı bunu? Muharrem İnce'nin bahsettiği ÇETE.
Muharrem İnce, ÇETE diyerek, parti vitrininde boy gösteren, Teşkilat Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Bülent Tezcan, Engin Özkoç'a okları çevirmişti.
10 Aralıkçılar olarak bilinen, sosyalistlerin yıldız ismi Oğuz Kaan Salıcı'ydı.
İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'da en yüksek delegeye sahip İstanbul'u kontrol ediyordu.
Canan Kaftancıoğlu, anahtar liste çıkararak, aslında Kemal Kılıçdaroğlu'nu arkadan vurdu. 10 Aralıkçılar da, Muharrem İnce'yi doğradılar.
CHP'DE DEMOKRASİ OLMADIĞINI geç de olsa anlayan bir isim daha var. Merkez sağdan (DYP-ANAP kökenli) gelen İlhan Kesici.
Kurultay öncesi patladı. Kesici, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Londra'daki müzayede satışa çıkarılan Fatih Sultan Mehmet portresini satın almasına yönelik, "Fatih'in yanında birisi var. İn mi cin mi belli değil. Tarihçilerin bilmesi gerekmez mi? Buradan ne çıkıyor hamaset tarihçiliği... "SİYASETİN DİLİ YUMUŞAMALI" diyerek Kemal Kılıçdaroğlu ve sözcü İlhan Öztrak'ı hedefe koydu. Ne oldu? Kafası çalışan, ağzı laf yapan İlhan Kesici'yi bırakın vitrine getirmeyi, teklif dahi etmediler. YOK SAYDILAR. İlhan Kesici de yolcudur.
SONUÇ: Terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HDP'ye göz kırparak nereye kadar gidecekler? Dostları HDP ile beraberliklerine, İyi Parti ve Saadet daha ne kadar dayanacak? BİR GÖZÜ HDP'DE DİĞER GÖZÜ İP VE SAADET'TE
OLAN CHP ile Türkiye bir yere varamaz. Bunu anlamak için alim olmaya da gerek yoktur. ABD-Almanyaİsrail hayranlığı ve SİSİ/ESAD Dostluğuyla, Türkiye çıkmaz sokaklara atılmak istenmektedir. Önceden CHP'DE İTTİHAT-TERAKKİ RUHU VARDI.
Şimdi POST İTTİHAT TERAKKİ ile TÜRKİYE'yi yönetmeyi düşünenlere Aziz Milletimiz asla yol vermez.