Libya'da GENERAL HALİFE HAFTER isimli biri var.
37 bin kişilik bir ordusu olduğu söylenmekte.
İçlerindeki bir iki bini ABD'li paralı askerler. Blackwater yani... 21 yıl boyunda CIA'in Merkezi Langley'e sadece 6.5 kilometre uzaklıkta yaşayan Hafter, bu süre içinde Amerikan vatandaşlığı kazandı. Yabancı değil yani.
İngilizce ile birlikte Fransızca ve İtalyanca bilir. Pompeo ile iyi arkadaştır!
Sıradan biri değildir.
Son olaydan sonra Libya Ulusal Ordusu, Türkiye'yi suçladı. Halife Hafter'in adamlarının Türkiye tehdidinin, Erdoğan ile Trump görüşmesinden hemen önce olması aslında açıklamanın merkezinde Washington'un bulunduğunu gösteriyor.
Tesadüf değil, olamaz da...
Pentagon ile Trump, aynı taraf değil. Bunu çok yazdım. Bu da aynı doğrultuda adım... Yine açık ettiler. Zaman zaman ateşkes ilan edilse de savaş hep gizli şekilde sürüyor.
Hafter ve ekibinin, Türkiye'yi tehdit etmesini gerektirecek hiçbir durum yoktu. Ancak tehdit geldi.
İçlerindeki çekişmenin faturasını bize çıkartmak istiyorlar. Olan bu...
Pentagon, Türkiye'ye, "Suriye sorunundan sonra Akdeniz'de hızlı adımlar atarsan, Libya sorunuyla da yüzleşeceksin.
Ardından diğer ülkeler de Ankara'ya karşı açıklamalar yapacak" mesajı verdi, vermek istedi. Hafter'e ilk destek açıklayan ülkeler kimler?
Baktınız mı? Pentagon'dan sonra Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn.
Arabistan da maddi destek sözü verdi. Bu bizi şaşırttı mı?
Elbete hayır... Libya, Akdeniz için çok önemli. Türkiye, Akdeniz'de olduğu sürece Libya bir başlangıç.
Bu böyle bilinmeli...
Tansiyon çıkacak. Net!
Tam "LİBYA NEREDEN ÇIKTI" derken Kıbrıs'a füze düştü...
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde Taşkent köyüne düşen füzenin Suriye'ye ait S-200 savunma füzesi olduğu ileri sürüldü.
İddialara göre, Suriye rejimi İsrail uçaklarını hedef aldı, S-200 de Kıbrıs'ın Kuzey tarafına düştü. Bu iddia inandırıcı değil.
Olayın yaşandığı saatlerde İsrail uçakları bölgede yoktu.
Bu füze açık şekilde Türkiye'ye Akdeniz mesajıydı...
Libya ve Kıbrıs yani...
Amerikan şirketleri, Akdeniz'deki enerji pazarının daha da değerleneceğini görüyor. Nedeni basit, çünkü burada bir savaş çıkacak ve sonunda Amerikan enerji şirketlerinin kazanacağı ön görülüyor.
Bu olursa öngörülerinde haklı çıkacaklar ama İngiltere, bölgede büyük rahatsızlık yaşıyor. Fransa da aynı şekilde. Zaten aynı üssü paylaşıyorlar Kıbrıs'ta.
Nedeni ABD'nin tutumu...
Libya, Fransa ile İngiltere için özel bir ülkeydi. Ancak ikisi de Libya'dan atıldı.
Libya'dan atılan iki ülke, Akdeniz'in belli sahilini kaybetti. Savaş ve alınacak sonuç öyle kolay değil ama denerler mi? Mümkün...
Doğu Akdeniz'de bir süre önce Kıbrıs Rum Kesimi öncülüğünde Doğu Akdeniz Gaz Forumu kuruldu. Güney Kıbrıs, Yunanistan, İsrail, İtalya, Ürdün, Filistin ve Mısır'ın ortak gaz piyasası hedefiyle kurduğu platformun merkezinde ABD var.
Washington bu çalışmada, Türkiye, KKTC, Lübnan ve Libya'yı oyun dışı bıraktı.
Şimdi Hafter'le birlikte Libya da bu platforma dahil olacak.
Washington, Fransa ve İngiltere'nin Türkiye ile bir ortaklık yapmayacağından emin kararlar alıyor. Fransa ve İngiltere de Türkiye ile defalarca anlaşma yolu denese de beklenen olmadı.
Özellikle İngiltere, 1 yıl önce Türkiye'ye Büyük Akdeniz teklifinde bulundu.
Ancak Ankara kabul etmedi.
Washington bunu bilerek adımlarını hızlandırdı. Şimdi Akdeniz'deki gerginlik, Taşkent köyüne düşen füze ile yeni bir boyut kazandı.
Akdeniz'de savaş başlayacak.
Kim kimi vuracak bilinmez ama fitili ateşleyecek ülke, Amerikan komutasındaki ülke olacak. Bu net...
Akdeniz'de bunlar olurken iç siyasette de ton değişti ve öne çıkmak isteyenler açıktan konuşmaya başladı.
Bu topraklarda her şey birbirine bağlıdır.
Unutmayın. Hepsini bir arada düşünmek olacakları anlamaya yarar...
İç siyaset ile dışarısı aynı frekansı kullanır...
Yakında bunu daha iyi anlayacak çok kişi olacak...
Çok beklemeden anlaşılacak.
NOT: The Times geçen hafta şunu yazdı: Türkiye Akdeniz'de bir avuç petrol ya da gaz çıkartmaya kalkarsa Kıbrıs gider...
İçerisini de dışarısını da anlatmaya yarayan güzel örnek...
