Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 20 Şubat 2020

Büyük teklif

TARİHE bakıldığında görülecektir ki her savaşın arkasında yatan asıl gerçek PARA'dır. Motivasyonlar başka başka olsa da hedef PARA'dır! Şu an dünyayı sallayan da para! Sadece biz görmüyoruz bilmiyoruz... Oysa Washington'dan Pekin'e kadar uzanan eksene bakıldığında, SAVAŞIN ve PARANIN yan yana olduğu rahatlıkla görülür...
Dün akıllı isimlerin izinden gittik.
PARANIN kalbi City of London ile DERİN AMERİKA'nın savaşını aktarmaya çalıştım. Bugün biraz daha vites yükseltelim.
Bu iki nokta, DÜNYA EGEMENLERİNİN KATI'dır! Biri silahı diğeri PARAYI elinde tutar... Ve her iki gücün de çok önemli oyuncuları vardır...
Gelin biraz detaya girelim...
Türkiye'nin önemini ve rolünü anlamaya gayret edelim...
City of London, Türkiye ile ortaklık istiyor. Bu net!
2015 yılından itibaren City of London, "İslami Finans" alanına büyük yatırım yaptı.
Londra'da "İslami Finans" sistemini 7 kişiden oluşan Türk ekibi kurdu. Finans alanında son derece etkili olan 7 kişilik ekip, İngiltere'nin İslam dünyasındaki etkisini arttırdı.
Biz bunu gördük mü, anladık mı, fark ettik mi? HAYIR...
Şimdi ikinci fasıla geçildi.
City of London, Türkiye ile 'dev ortaklık' için devrede.
Rothschild ailesinin en önemli uzmanlarından biri olan City of London'ın eski Başkanı Sir Andrew Parmley, Türkiye'yi çok iyi bilen ve ortaklığı isteyen biri. Resmi olarak City of London'la artık ilgisi olmasa da 2017 yılında İstanbul'da birkaç gün geçirdi. İstanbul ziyaretinden birkaç hafta önce, İngiltere'nin en önemli iş adamlarıyla bir araya geldi.
İslami Finans konusunda Türkiye'nin önemini, bölgedeki gücünü anlattı.
Hepsi, Parmley'ye bu projeyi desteklediklerini söyledi.
15 bin finans kuruluşuna ev sahipliği yapan City of London, günde 3 trilyon dolarlık işlem hacmi ile dikkat çekiyor. Günlük bu rakam, birçok ülkenin idrak edemeyeceği kadar büyük.
Şimdi BREXIT'le birlikte İngiltere, İslam dünyasına yelken açıyor. Partneri de Türkiye. Çünkü İSLAM DÜNYASI'nda rol alacaksan TÜRKİYE olmadan asla olmaz! Dolayısıyla Türkiye ile Akdeniz'de başlayacak büyük ortaklık, Ortadoğu ve Afrika'da büyüyecek. İslami Finans, bugün itibariyle 5.7 trilyon dolara hükmediyor.
İngiltere de yeni dönemde Türkiye ile birlikte büyük projelere imza atacak. City of London bunu çok istiyor.
BREXIT'in temellerinden biri de bu motivasyon. Çürüyen ve geri kalan AVRUPA'dan kopup TÜRKİYE ile yeni sayfa açmak, yeni coğrafyalara süzülmek...
Tabii burada Türkiye ile çatışma halinde olan Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan sorunu göze çarpıyor. Elbette Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed el Nahyan ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman'ın yaşam ünitesinin ABD'de olmasının da önemi büyük. Selman da Nahyan da uyandığı her sabah için mutlu oluyor. Gizlemeye gerek yok, Amerika Birleşik Devletleri'nde çok önemli birkaç kişinin sadece işaretiyle bu dünyayla ilişkisi kesilecek iki kişiden söz ediyoruz. Bu da madalyonun diğer yüzü.
KAŞIKÇI olayı zaten verilmesi gereken uyarının son duraktan bir önceki haliydi!
Nahyan ve Selman, Amerika Birleşik Devletleri'ne güvenmediklerini, Londra ile birlikte yürümek istediklerini geçen yıl Jacob Rothschild'e iletti. Ancak anladığımız kadarıyla Rothschild ailesi, bu iki kişiye yaşam güvencesi vermedi. Aslında Nahyan ve Selman'a ne Washington ne de Londra güveniyor.
Nahyan ve Selman da global dünyada karşılığı olan ve Washington'a olumlu gelen Türkiye düşmanlığını arttırıyor.
Tamamen yapay bir sistem üzerine kurulu Türkiye düşmanlığı var.
Abu Dabi'de hala güçlü olan Şeyh Abdullah Bin Zayed El Nahyan, Erdoğan'a hayran.
Onun Çok önemli bir lider olduğunu ve onunla yürümek istediğini birçok kez tekrarladı.
Aslında Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed el Nahyan da Erdoğan'a karşı kişisel yakınlığı var. Bunu sık sık dile getirdiği bilinmekte...
Ancak Washington o kadar güçlü ki, sistem bir anda tersine döndü. Çünkü Abu Dabi ile Türkiye'nin arası iyi olursa, Suudi Arabistan'ın bölgede hükmü kalmayacak.
Washington, Nahyan ve Selman arasında bir ittifak kurdu. Zoraki tabii... O ittifakı güçlü tutan da Türkiye karşıtlığı. Eğer İngiltere Türkiye ile ortaklıktan vazgeçerse, Nahyan ile Selman'ın Türkiye ile ilgili sıcak mesajlarını görebiliriz.
Ortadoğu, dengelerin çok hızlı değiştiği bir coğrafya. O nedenle kişilerin de çok hızlı değiştirildiği bir coğrafyadaki ittifaklar uzun süreli olmaz. En azından şimdiye kadar olmadı.
Türkiye ile Katar'ın ciddi ilişkileri, önceleri Londra'da bile rahatsızlığa neden oluyordu. Ancak şimdi Londra da bu sıcaklığı destekliyor.
Washington, Abu Dabi, Suudi Arabistan ve Katar'ı bir araya getirebilseydi, bugün çok daha farklı olacaktı. Birçok hamle gördük ama etkisi olmadı.
Sheffield Politik Ekonomi Araştırma Enstitüsü'nün tüm raporlarında Türkiye-İngiltere ortaklığında, Londra'nın "İslami Finans" konusunda en önemli ülke haline geleceğini gösteriyor. BREXIT'le birlikte Amerika Birleşik Devletleri'ne yakın olan banka ve finans kurumları, 800 milyar dolarlık bir çıkış gerçekleştirdi. City of London'ın etkilenmesi gerekirken, Rothschild ailesi farklı ülkelerden 438 milyar doları Londra'ya getirdi. O nedenle Derin Amerika'nın BREXIT'le birlikle planladığı olumsuz etki gerçekleşmedi.
Yani dünya üzerinde iki merkez var! Washington ve Londra... Washington, silahın yanına para da koyarak gelmek niyetinde. Göstergeler ortada... Londra ise büyük akılla gidip TÜRKİYE gibi KİLİT bir gücü yanına almak için mücadele etmekte...
ABD zaten bunun için sırada... Türkiye içinde dışında sahne alan isimlere de böyle bakın! Herkes bir MERKEZE yakındır. GÜÇ bu iki noktadan birindedir. Bu iki nokta önceden ÖRTÜLÜ savaş yapıyordu. Şimdi işler değişti. CORONAVİRÜS bu nedenle önemli. Çin'in durumu DENGENİN nasıl değişeceğini de gösterecek...
İdlib de AKDENİZ'in geleceğini şekillendirecek...
Büyük olayların yaşanacağı zaman dilimindeyiz... Çok şey olacak... Ama en tepeye çıkıp baktığınızda TÜRKİYE'SİZ OLMAYACAĞINI
GÖRÜYORSUNUZ... Bu da az şey mi! Kim kapımızı çalarsa çalsın BÜYÜK PAY vermek zorunda... Anlaşılması gereken de bu...