Erkan Tan

ERKAN TAN

Tarihi 7 Ocak 2020

İran şeytana ne yaptı

KASIM Süleymani, ABD zırhlıları eşliğinde ABD askerleri ile birlikte, Musul'da katliam yapıyordu. Sonra ABD füzesi ile öldürüldü. Sünni Müslümanlar öldürse daha iyi olur muydu? Bu durum daha da vahim olurdu. Sünni-Şii çatışmasını kızıştırmak için batının eline koz geçerdi. Peki, bu işlerdeki iğrençlik nerede? Bu adam, bütün karanlık işlerini, başta ABD olmak üzere batının gözetiminde yapıyordu. Öldürülmeden önce, batı medyasında parlatıldı.
Dünyanın en etkili 3 liderinden biri olarak gösterildi. 3 gün sonra vurdular.
Demek ki batının yeni tarzı böyle...
Batılı istihbarat kurumları, kendileriyle iş birliği yapan bütün lider ve örgütleri, bir müddet sonra terörist ilan ediyorlar, öldürerek, birbirine düşürerek veya başka usullerle tasfiye ediyorlar. Afganistan iç harbi, Taliban, El-Kaide, İŞİD/DEAŞ, Eş Şebab, Boko Haram ve yüzlerce terör örgütü, batılı istihbarat kurumlarınca işletilmiş, sahaya sürülmüş; sonra kimi infaz edilerek tasfiye edilmiş, kimi de aynı akıbete uğramak için zamanını beklemektedir.

MİSİLLEME YAPAR MI..?
İran'ın İslam dünyasını toparlamak için, Kudüs'ü kurtarmak için bir takım teşkilatlar kurması, bunları işletmesi saygı ile karşılanır. Böyle bir düşünce eğer İslam dünyasını hedef alan devlet ve teşkilatlara karşı yürütülüyorsa takdire şayandır. İran'ın ileriye sürdüğü ideolojik doktrine göre, ABD ve İsrail büyük şeytandır. Peki, İran bu güne kadar bu şeytanlara karşı ne yapmıştır?
Bunlara hangi zararı vermiştir?
İran'ın abartılı ve aslı astarı olmayan blöf tehditlerden başka ABD ve İsrail'e karşı fiili bir eylemi olmuş mudur?
İran'ın kurduğu teşkilatların, bu güne kadar ABD ve İsrail'e karşı savaştığı görülmüş müdür? Bazıları diyecek ki; 2006'da İsrail'in Lübnan'a müdahalesinde Hasan Nasrallah ve Hizbullah Örgütü, büyük başarılar göstermiştir. Doğrudur. Hizbullah İsrail'e karşı ciddi bir direniş göstermiştir. Ancak bu başarı ganimet bilinerek; İran, Nijerya dahil Afrika ülkelerine sızarak, Zakzaki gibi adamları bularak, Yemen İç Savaşına taraf olarak, Müslümanlara karşı batının başlattığı projenin/ savaşın oyuncağı olmuştur. Kasım Süleymani ve adamları, İdlip'in gariban halkını, bu kışta kıyamette evini terk ederek, tarlada ayazda çamur içinde yatmaya mahkûm etmiştir. Etmeye devam etmektedir. İran mezhep taassubundan kurtularak, Sünni-Şii herkesi bir ve beraber görmediği sürece, kendisiyle birlikte bütün İslam dünyasını felakete sürükler... Bu cümleler ASSAM Uzmanı Suat GÜN'e ait...

DERTLERİ ARAP DEĞİL İSLAM
Biz Arap değiliz" diyenlerin çoğu, "biz Müslüman değiliz" diyemeyenlerdir...
Araplıkla İslamiyeti eşitleyip hile yapmaya çalışıyorlar. Arap kelimesini, İslamiyete küfür etmenin kalkanı olarak kullanıyorlar. Özetle dert "Arap" değil dert "İslam". Bu değerlendirmeleri @Tanolcayy tweet adresinden aynen buraya alıyorum...
Müthiş ve çarpıcı bir tespit...

İBB BAŞKANI MALUM ŞAHIS
Kanal İstanbul ile alakalı; Protokol hukuki değil dedin; hukuki çıktı!...
Geçersiz dedin; geçerli çıktı!... Çekiliyoruz dedin; böyle bir yetkin ve hakkının olmadığı ortaya çıktı!... Çevreyi ve ekolojik dengeyi bozuyor dedin; öyle olmadığı olduğu çıktı! Bu tespitler de Cengiz Alçayır'a ait.

ANKARA'YI ZIPLATTILAR
Bir belediye otobüsünün içinde insanlar zıplıyorlardı... Bir kez daha gördük... Belediyecilik; akılla, birikimle, ekiple, gönülle yapılır. Bu özellikler de ne yazık ki CHP'de yok. Daha ilk kar sınavında Mansur Yavaş sınıfta kaldı. Ankara'nın ana arterleri, bulvarları kilitlenmiş durumda. Hiç önlem alınmamış; yolları açmak için de yeterli çaba yok. Kardeşim; bu havada tuz bulacaksın, alacaksın, taşıyacaksın, dökeceksin... Kolay mı?