CHP idarecileri, oy tabanını ve seçmenlerini kin ve nefret ile diri tutmak istiyorlar.
Partiden kopma/ayrılma/dağılma/ parçalanmayı, iğrenç yalan/hakaret/ kin ve nefret politikaları ile önleriz sanıyorlar. Bu neden ile; iftira yayıyorlar, pislik atıyorlar, yalan söylüyorlar...
CHP ile kendisini muhalif olarak tanımlayanların, ruh halleri aynen böyle... Yalan bilgi paylaşıyorlar.
Yabancı ve karanlık dış güçler ile fonlanan internet siteleri, reklam ve tanıtım ajansları, bu yalanı haber yapıyorlar. Siyasiler, basın mensupları, bilim adamları, sanatçılar, sivil toplum liderleri bu yalanı geniş kitlelere ulaştırıyorlar.
YALAN SİLAHI İLE SUİKAST
Gerçek ortaya çıkınca gazete, televizyon paylaşımını siliyor... Ve fakat bu esnada yalan, iftira, pislik bütün dünyaya ulaşıyor. Özür yok, telafi yok, helalleşme yok. Kim başlattı bilemiyorsunuz. Her biri, diğerini kaynak gösteriyor. Hesapların çoğu sahte. Gerçek olanların ise kimliklerine ve adreslerine ulaşabilmek ve hukuk yolu ile hesap sormak ise büyük bir çaba, zaman ve para gerektiriyor.
Ancak bu arada, yalan orta yerde duruyor... Korkunç bir infaz, suikast yok etme silahı... CHP başta olmak üzere muhalefetin bütün idarecileri de aynen Genel Başkanlarını takip ediyorlar...
SİYASİ YARATIK
Daha evvel de yazmış idim. Hep yazıyor ve televizyon yayınlarında söylüyorum. Kemal Kılıçdaroğlu halka hizmet iddasına sahip değildir. Ülkemizde devletin idare edildiği yer, dolayısı ile halka hizmet götürmenin aracı, Cumhurbaşkanlığı makamıdır. Cumhurbaşkanlığı seçimine aday olmayan birisi, CHP parti programını ve vaatlerini nasıl gerçekleştirecek...? Halkın doğrudan oy kullandığı iki Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı, ikisinde de kendisi aday olmadı, başkalarını aday gösterdi. Parti Genel Başkanlığı'na devam eden ama Cumhurbaşkanlığına aday olmayan ve buna rağmen devleti idare edecekmiş gibi davranan bir tuhaf siyasi yaratık...
MUHALİF SİYASİ HAL
Siyasi hal devam ediyor. Bir tarafta Cumhur İttifakı; AK Parti, MHP, BBP (başka kimler katılacak ise) yer alacak... Karşı tarafta ise; bir kenarda CHP, HDP ittifakı yer alacak. Çünkü ülkücüler; Meral Akşener'in partisine, CHP/HDP işbirliği gerekçesi ile oy vermek konusunda isteksizler. Bu nedenle; Meral Akşener'i CHP, HDP'den çekip diğer tarafa;
Ahmet Davutoğlu/Ali Babacan'ın safına alıyorlar. Yani; aslında yine aynı cephedeler. Hep beraber, Cumhurbaşkanlığı seçimini 2. tura bırakıp, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısında yine aynı cephede dikilmeye hazırlanıyorlar. Sonuç olarak;
CHP/İP/HDP sıkı işbirliği, aynen devam ediyor, Ahmet Davudoğlu ve Ali Babacan da onlara katıldılar... Bakalım kimi Cumhurbaşkanı adayı gösterecekler...?
