Tarihi 23 Ocak 2019

Hesap ve görev

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan; önceki gün marketlerde düşmeyen üstelik hala yükselen fiyatları işaret ederken, "bunun ahlaki temeli olmaz" dedi.
"Bunun hesabını sormak da görevimizdir" diye noktayı koydu.
*****
Ne utançtır ki o fırsatçılar kan emmek için her yolu deniyor.
Bedeli de sadece vatandaş tarafından ödeniyor.
Marketler birinci elden alıyor sattıkları malları.
Sonra kazık üstüne kazık.
Ardından infaz memurluğuna soyunuyorlar.
*****
Halkı söğüşlemekten utanmayan süpermarkette 250 gramlık beyaz peynirin fiyat etiketi 24 lira.
Kilosu 96 liraya geliyor.
"Herhalde içinden gram altın çıkıyor" dedim. Yanımdaki kadın da duydu ve ilginç bir cevap verdi.
"Gerçek peynir çıksa ona bile razıyız!"
*****
Mutfak yangınından çıkanların tepkisi farklı. Geçen hafta süpermarketten taze fasulye alıyordu kadının biri.
Fasulyenin üzerindeki fiyat etiketini görünce market yetkilisini çağırdı.
Bütün kadınların duyabileceği şekilde, "bu fiyata fasulye tarlası mı alıyoruz fasulye mi?" Adam arsızca güldü, arsızlar nasıl gülerse!
Taze fasulyenin fiyatı 12 liraydı.
Bu ev kadını 12 liraya taze fasulye alacak, 6 liraya soğan, 8 liraya domates.
Kıymayı kim bulmuş da o kadın yemekte kullanacak.
Yağı, tuzu biberi derken, o yemeğin pişme masraflarıyla insafsız bir maliyet çıkıyor ortaya.
Annelerin yemek yapma hakkı gasp ediliyor.
*****
İnsan olan utanır ama market sahipleri utanma duygusundan yoksun.
Semt pazarları da fırsattan istifade yoksula mezar kazıyor.
Bu sezon sözde balık boldu ama buzhaneler doldu. Çünkü taze balıklar restoranlara satılıyor, elde kalanlar vatandaşa "kakalanıyor!"
*****
Vicdanları iflas edenler ahlaksızlığı geçim kaynağı sayıyorlar.
Bunlar vatandaşın cebine elini uzatıyor, cüzdanını karıştırıyor.
Üstelik satılan ürünler sağlıklı değil.
O yüzden Tayyip Erdoğan'ın "insafa, vicdana ve ahlaka davet ettiği" ve hesap sormayı görev edindiği marketlere karşı bizim de görevimiz var.
Bizler de marketlerin elinin altındaki "enayi müşteri" olmadığımızı göstermekle yükümlüyüz.

ATAKÖY 11'İNCİ KISIM
Oturduğum sitenin yönetimi kapıcıları işten attı aidatlara zam yaptı.
Sitede kerhane gibi çalışan evler var, kapı komşusu bile rahatsız değil.
Otomobil müşterisini sitenin içine çeken hayat kadınları var.
Ortada iş yapılmadan harcanmış gibi gösterilen binlerce liralık faturalar, İSKİ'den tazminatla kazanılmış ve yok edilmiş 800 bin liranın hesabı kimsenin umurunda değil. Kapılara kaç kez "ahlak ahlaksızlığa karşı direnmektir!" diye yazdım da kimse umursamadı.
Ataköy'deki süpermarketlerin insanları neden kolayca kazıkladığını merak etmiyorum, çünkü "potanyasiyel büyük!"

Mutluluk Takvimi
Bugünü dün kadar kolay harcama.
Gönüllü kan ver.
Popüler biri olmadığın için sevin.
Bir bebeği güldür.

Herkesin bir şeyi
Olabilirsin
Birinin her şeyi
Olmak mesele

Aradığın aşkı
Bulabilirsin
O aşka ömrünü

Vermek mesele
Ben kendimi onardım
Ama hala bir pişmanlık
Bir kızgınlık var elbet
Sana değil bu sitem
Seni affettim diye
Kendimi affetmedim
Bu da benim meselem

Hakkı YALÇIN