Tarihi 26 Nisan 2019

Şarkılar

SÜZÜLEREK gelirken eski bir sevgili, ne kibar şarkılarımız vardı sizli bizli. "Bir bahar akşamı rastladım size." Sonra diller değişti yeller değişti.
"Allah belanı versin" konulu şarkıları dayattılar bizlere.
Sevgisizliğin kapıları ardına açılırken şimdi biliyoruz ki, "Olmaz ilaç sine-i sad pareme."
*****

Elinden tutardık dostluğun, zarafetin diline su versen filizlenirdi.
"İstanbul'u artık hiç sevmiyorum" derken aslında kaybettiğimiz sevgiliye sitemi dile getirirdik.
Yoksa İstanbul bir bakışımızla bile temizlenirdi gözümüzde.
Her köşede gazinolar olurdu da ev kadınlarına özel matineler düzenlenirdi.
Şimdi bakıyorum da ne "Eski dostlar" var artık ne eski fasıllar.
*****
Zaman; dilimizden sadece şarkıları koparmadı bizi de birbirimize düşürdü.
İki kaşın arasına bile silah çatar oldu insanlar.
"Niçin baktın bana öyle" şarkısında aşka bakardık.
"Yeşil gözlerinden muhabbet kaparken" başka bakardık.
Doğuştan karanfilliydi yakalarımız.
Sonra bir tuhaf olduk!
Şimdi saygının yerinde yeller esiyor. "Enginde yavaş yavaş günün minesi solarken" galiba biz de solduk.
*****
Çocuklarımızı aldı zalim düzen.
20 yaşındaki aslan gibi delikanlıları.
"Ham meyveyi kopardılar dalından!" derken asker taşıyan kara trenlerin yasını da katardık şarkıların içine.
Şimdi şehitlerimizin yasını tutmayı bile bıraktık da televizyon dizilerindeki zibidiler için döktük gözyaşlarını.
Çiçekleri kuruttuk!
Sahibi ölünce kapının önüne konan terliklere döndük.
Bazen soruyorum kendime;
"Göze mi geldik biz mi unuttuk?"
*****

Aynaların eski olması yeni gerçekleri gizlemeye yetmiyor.
Yanarak geçtik yılları, harcanarak.
Amele eller bile yağmacı oldu.
Hayatın girdabı içine çekti bizleri.
Bizim de suçumuz var elbet.
Biz izin vermeseydik, kim bu hallere getirebilirdi bizleri!
O yüzden en sevdiğimiz şarkıdır;
"Kimseye etmem şikayet."
*****
Şimdi "Ben küskünüm feleğe!" Siz biz hepimiz küskünüz.
"Derdimi ummana döksem" kimse dinlemez.
Peki, durdurabilir miyiz bu gidişi?
Eski bütünlüğümüze kavuşabilir miyiz?
Hiç sanmıyorum.
Çünkü "Dönülmez akşamın ufkundayız artık vakit çok geç!"

ŞEVKET UĞURLUER
Müzik dünyasının iz bırakan insanlarını kaybettiğimiz zaman çok şeyi kaybettiğimizi biliyoruz.
Piyanist şarkıcı Şevket Uğurluer sadece sanatıyla ayakta kalmanın özel kimliklerinden biriydi.
81 yaşında hayatını kaybetti.
Hep gülümserdi hep iyimserdi.
Ülkemizi temsil eden yaratıcı bir ruhu da vardı. Böyle insanları ölüm bile unutturamaz.

MUTLULUK TAKVİMİ
Çocukları arkadaşlarının yanında azarlama.
İlginç projeler üret.
Fanatik olma.
Otizmli çocuklar için gönüllü çalış.

İpek mendil tutardık
Sevdanın gözyaşına
Yetişmek ne mümkündü
Hayatın telaşına
Kendimize yaptık biz
En büyük haksızlığı
Bu yaralı yüreklerde
Şimdi makber yalnızlığı
Boş bir kubbede kaldı
O eski hoş sadalar
Şarkılı bir masaldı
Cumbalı hatıralar
Çocukluğumuz duruyor
Yazlık sinemalarda
Elde kaldı biletler
Hala bizi hatırlayan
Birileri yaşıyorsa
Kalbimize emanetler

Hakkı YALÇIN