Tarihi 4 Temmuz 2019

Küçük İskender

GEÇENLERDE tıraş olduğum berber dükkanında yan koltuktaki müşteri merak edip sordu, "Sizin için yaşayan en büyük şair veya yazar kim?" "Küçük İskender" dedim.
Kitaplarını okumamış, ben de kısa yollu kendisini bilgilendirdim.
"Peki, ne özelliği var?" diye sorusunun arkasını getirdi.
"Başkalarında olmayan çok şey onda mevcut" dedim.
"Mesela" dedi. "Müthiş bir kalem, yürek ve kıvrak zeka.
Benim için Dostoyevski."
*****
"Madem bu kadar yetenekli ben neden bu adamı hiç duymadım" diye garip bir karşılık verdi.
"Olabilir" dedim, "görmek istediğin yazarların peşine takıldığın içindir." Bu defa beni kendi sahasında gezinmeye davet etti.
"Zülfü Livaneli'yi nasıl buluyorsunuz?" "Hiç ilgimi çekmiyor" dedim ve nedenini de açıkladım. "Küçük İskender'i okuduktan sonra öyle yazarlar yavan geliyor bana." "Ama kitapları çok satıyor" dedi.
İkimizin tıraşı farklıydı onunki yeni moda benimki klasik tıraş.
"Ne güzel" dedim "Madem öyle benim yerime de okuyun!" Ama bu çok satma meselesine vereceğim bir cevap olmalıydı ve kendimi tutamadım. "Bu ülkede televizyonlarda eli silahlı berbat diziler bile reyting rekoru kırıyor!"
*****
O Küçük İskender dün öldü.
Onurlu bir yaşamın onurlu "yazma sanatçısı" olarak.
Sadece kitaplarını satarak geçinen yazarlığın simgesi olarak.
Milyon dolarlık villalarda oturan popüler isimler hayatın kremasına parmak atarken Küçük İskender arkadaşlarının yardımıyla geçirdi Bodrum'daki son yılını.
Onu gerçekten sevenler hep yanında durdular, karşılıksız sevgiye ve ölümsüz dostluğa mahsuben.
*****
Her kitabını okudum, "K'Alp Ağrısı" vardı onu bulamadım.
"Mayıs Giremez" adlı kitabında "Ölüm hepimiz için artık yakın bir akraba her an çıkıp gelebilir" cümlesinin altını çizmiştim de dün acı haberi aldım.
Aynı kitapta bir cümlesi daha var.
"Ruhumu toprağa emanet ettim bense hatıralara saklandım." Onu yaşatacak o kadar çok güzellik varken yaşadıklarını zanneden züppeler "yaşayan ölü" olarak villalarında caka satsınlar!
*****
Bir başka kitabında "Ömrümü tedavülden kaldırın" diyen, bana göre ülkenin en zeki, en yaratıcı ve en cesur kalemini yanına alırken; artık bahtiyardır hayat.
"Periler Ölürken Özür Diler" usta!
Mekanın cennet olsun!

MAGAZİN YARASALARI
Magazin programında mahkeme kararıyla çocuklanrı bir annenin elinden alınırken evin içine giren kameralar canlı çekim yapıyordu.
Çocukları magazine kurban etmek hangi yasada hangi yayın anlayışında mevcuttur derseniz ancak hukukun ayaklar altına alındığı ülkelerde olur.
Minicik çocuklardan utanmayıp o görüntüleri yayınlayanlar "arsızlık yarasalarıdır" sözümde suç varsa beni mahkemeye versinler!

Mutluluk Takvimi
Gerçek sanata değer ver.
Açık renk giyin.
Kayıtsız kalma.

Beni aşkın yaşatır
Canım var can içinde
Hala titriyor içim
Gözlerim kan içinde

Nerdesin şimdi nerde
Çare bulunmaz derde
Anılar orta yerde
Şehir duman içinde

Özledim deli gibi
Hasret sarar içimi
Sen de sevmiştin beni
Evvel zaman içinde
Hakkı YALÇIN