Tarihi 26 Nisan 2024

İnsan

EŞYALARIN insanlardan uzun yaşadığı mahallelerimiz var bizim.
Eski 45'lik şarkıları hatırlatan yaşlı insanlarımız, hepsi de kendine göre karakter!
Keşfedilmemiş ne çok şeyleri var belki, pencere önlerinde tek başlarına oturdukları zaman okunması gereken.
Birileri gelmese de hep bekleyen!

***

Başkalarına acıma duyguları yüksek, evleri alçak tavanlı.
Giysileri eski moda, parmakları teknolojiyle tanışmamış daha.
Yürekleri ceplerinden zengin.
Acılarla içli dışlı olsalar da belli etmezler, televizyonlarda Yeşilçam filmi izlediklerinde içleri gider.
Kaybolan yıllar için değil harcanan değerler için.

***

Onlar için bir can bin can eder.
Genellikle semt pazarlarına giderler, gözlerinde birikenleri toplayıp çıkarıp ikiye bölseler de nafile.
Ticari şehvetin fırsatçıları için her durumda iki kere iki 24 eder!

***

Yıkadıkları çamaşırları balkonlarına asarlar, saksılarında genellikle fesleğen. Çocukları hala leğende yıkanır. Duaları dileklerle doludur, hiçbirinin haramda gözü yoktur.
Kızları gelin olunca havalara uçar, okulu bitiren oğulları bir işe girince yeniden doğmuş gibi sevinirler.

***

Sabah namazından önce uyanırlar.
Yazın sineklerinden bunalırlar kışın bıçak sırtı ayazından. Misafire çay demlemeye bayılırlar. Pasaportları yoktur sadece şehirlerarası otobüs yolculuklarını bilirler.

***

İçlerinde bir çırpıda gençliğini yakanlar vardır, sokaktaki sefil çocuklara kendi çocukları gibi bakanlar. Açlıklarını gizlerken bile empati duyguları yüksektir.
Vitrinlere baktıkları zor görülür de züppeler tarafından hor görülürler.
Bazılarına cahil denmiştir köylü denmiştir, oysa hepsi bu hayattan alacaklıdır, gecelerinin karanlığı bile sabahlara ödenmiştir.

***

Her biri başını dik tutan dağlar gibidir de çoğu içinden ağlar!
O insanlarla aramda bir bağ vardır, çocukluğumdan kalan.
O yüzden her zaman yüksek sesle söylerim, "yoksul olsa da onurlu yaşamayı becerebilmeli insan." İnsan o zaman insan!

MUTLULUK TAKVİMİ
Lüks bir mağazada alıcı gibi dolaş.
Dertlerini kağıda yaz çöpe at.
Minimalist yaşa.

Doğarken anamı
Hayatta beni
Ağlattı yıllarca
Yalancı dünya
Ha bugün ha yarın
Deyip de beni
Aldattı yıllarca
Yalancı dünya

Yaşamak denen şey
Üç günlük rüya
Geriye kalanlar
Yalan ve riya
Mutlu edecekti
Beni de güya
Uyuttu yıllarca
Yalancı dünya
Hakkı YALÇIN

Otobüs camlarına düşen uykular, ayakta uyumaktan bin kere değerlidir!

Kansızın günlüğü!
"İade gelen bütün bozuk peynirleri eritip taze kaşar yaptım. Benim peynirlerimin içine gaz doluyormuş da şişiyormuş. Kullandığım malzemeler "clostridium" adlı toksin oluşturuyormuş da yüksek ölüm oranına sahip hastalıkların kapısını açıyormuş. Peynirlerime kapılarını açan marketler varken, ürettiğim peynirlere talep var ki arz ediyorum!"

İfade gücü!
Fransız'la Amerikalı dertleşiyordu.
Amerikalı sordu. "Sizin bayrağınızdaki 3 renk neyi ifade ediyor?" "Ödeyeceğimiz vergileri" dedi Fransız, "önce maliyeden mavi kağıtlar gelir. Yüzümüz sinirden bembeyaz kesilir. Sonra da öfkeden kıpkırmızı olur." "Tıpkı bizim gibi" dedi Amerikalı, "biz üstelik yıldızları da görürüz!"