Tarihi 8 Ekim 2018

Kabahati başkasında değil kendinde ara CHP

TÜRKİYE'DE bir aralar şehit cenazelerinde bakanları yuhalamak furyası vardı. O zamanlar henüz CHP HDP'nin peşine takılmamıştı. Cumhuriyet gazetesi FETÖ'cülerin eline geçmemiş Kemalist çizgide yayın yapan bir gazeteydi. Her şehit haberini toplumda infial ve öfke uyandıracak şekilde verirdi. Türkiye'nin yıllardır süren terörle mücadele geçmişini bir kenara bırakıp sanki PKK terörü AK Parti döneminde başlamış gibi terörün tüm suçu hükümete yüklenirdi.
CHP ise çok daha şahindi. Hemen her gün hükümete neden PKK'ya karşı sınır ötesi operasyon yapılmadığını sorardı, hükümeti teröre karşı acizlikle suçlardı.
Zeytin Dalı Harekatı yapılırken 'Afrin'e girmeyelim' çağrıları yapan CHP, Kuzey Irak'a operasyon yapılması çağrılarını peş peşe eklerdi. MHP zaten parti kimliğine uygun olarak bu konuda çok daha acımasız eleştiriler yöneltiyordu hükümete karşı.
Şehit cenazesinde şov yapma adeti o zamanlar peyda oldu. Her halinden bindirilmiş kıtalar oldukları belli olan kişiler şehit cenazelerine gelir; şehide, yakınlarına ve tabii ki tüm ülkeye karşı büyük bir saygısızlığa, edepsizliğe ve küstahlığa imza atarlardı. Şehit yakınları son vazifelerini yerine getirirken bindirilmiş kıtalar slogan atar, bakan veya milletvekili yuhalardı.
Çok şükür güvenlik güçlerinin aldığı tedbirler sayesinde bu edepsizlik son buldu.
Şüphesiz şehit yakınlarının veya ciğeri yanan herhangi bir vatandaşın tepkisini gösterme hakkı var. Siyasetçiler de bu konuda hazırlıklı olmalı. Ancak şehitle, ailesiyle, cenazeyle, acısıyla bir alakası olmayan insanların şov ve provokasyon yapmasına da müsaade edilmemeli.
Bu arada köprünün altından çok sular aktı. Bugün gelinen noktada hendek kazan teröristlere 'arkadaşlar' diyen, SİHA'lar neden terörist öldürüyor diye soran, HDP ile ittifak yapan bir CHP var karşımızda. Ve o CHP'nin temsilcileri gittikleri her şehit cenazesinde tepki görüyorlar. Gönderdikleri çelenkler yerlere atılıyor, şehit yakınları taziyelerini reddediyor, şehidin mahallesinin sakinleri CHP'li yetkililerin taziyeye gelmesine razı gelmiyorlar. Dikkat edelim; bu tepkileri bindirilmiş kıtalar göstermiyor. Bizzat şehitlerin yakınları, eşleri, dostları, akrabaları CHP'lilere 'siz gelmeyin' diyor.
CHP'de birazcık aklı selim, sağduyu kaldıysa şapkasını önüne alıp bir düşünmesi gerekiyor. Kullanmayı pek sevdikleri o klişe fakat yanlış ifade ile soralım 'Cumhuriyet'i kuran parti' nasıl oluyor da şehit cenazesinde yuhalanıyor?' Acaba bunu düşünecek, yüksek sesle sorgulayacak bir vatansever Kemalist kalmadı mı CHP'de?
Hepsinin mi sesi kesildi, hepsi mi genel merkezin disiplin tedbirlerinden korkuyor?
Biz bu soruları sorarken medya CHP ile HDP'nin yerel seçimlerde yapacakları ittifakın çerçevesinin netleşmeye başladığına dair haberler veriyor. HDP kazanma şansı olmayan büyük şehirlerde CHP'yi koşulsuz destekleyecekmiş. Tıpkı 24 Haziran seçimlerinde PKK destekçilerinin yere göğe sığdıramadıkları Demirtaş'a değil Muharrem İnce'ye oy vermesi gibi, yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara'da HDP adayını değil CHP adayını destekleyeceklermiş.
Belli mi olur İYİ Parti de HDP gibi CHP adayını desteklerse belki seçim kazanırız diye umutlanıyorlar. Garip, gerçekten çok garip...
Şimdiden söyleyelim; evdeki hesap çarşıya uymaz. HDP desteği ile seçim kazanılmaz. Ama böyle giderse daha çok tepki görürler şehit yakınları tarafından.
Yarın bir gün sokağa çıkamaz hale gelirlerse kabahati kimsede değil kendilerinde arasınlar.