Tarihi 28 Haziran 2019

Can hikayesi

REKSİYONDAKİ otomobil sürücüsü yavaşlamadan önce hızını kontrol etti, hız limitinin 50 olduğu yerde 80 kilometre hızla gidiyordu ve son 4 ay içinde üçüncü kez polis tarafından durduruluyordu.
"Yine kör talih" diye düşünürken trafik polisi kendisine yaklaştı.
Dikkatli bakınca görevli polisin mahalleye yeni taşınan ve selamlaştığı biri olduğunu gördü, utandı.
Bu durum cezadan daha kötüydü çünkü.
*****
"Merhaba" dedi görevli memur, "birbirimizi yeniden böyle görmemiz çok ilginç." Sürücü gülümsedi ve her zamanki mazeretine sığındı.
"Son günlerde eve hep geç kaldım.
Çocuğumun yüzünü kaç gündür göremiyorum." "Evet anlıyorum" dedi polis memuru.
"Ama trafik kurallarını ihlal ettiğini de biliyorum." Mahalle balıkçısının "bu balık sana yaramaz" deyip tezgahın altından çıkardığı balıkları satın almakla kendini özel zanneden, tanıdık birini gördüğü zaman bütün pisliklerinin üzerinin örtülmesini yaşam tarzı belleyen sürücü sinirlendi.
Açık tuttuğu otomobilin camını kapattı.
*****
"Neden ehliyet ve ruhsat istemiyor?" diye düşünürken görevli memur camı tıklattı ve asık bir yüzle camı aralayan sürücüye bir kağıt uzattı.
Ceza makbuzlarının elden verildiği devirler geçmişti ya sürücü kendisine uzatılan kağıda merakla baktı.
Kağıtta şunlar yazılıydı.
"Benim de 6 yaşında bir kızım vardı.
Çok hızlı araba kullanan biri tarafından öldürüldü.
O adam 3 ay hapis yattı ve kendi çocuklarını öpüp koklayabildi.
Ama benim kızımı tekrar öpüp koklayabilmem için cennete gidinceye kadar beklemem gerekiyor.
Lütfen benim için dua et ve dikkat et. Çünkü sadece bir oğlum kaldı." Sürücü öylece kalakaldı.
10 dakika yerinden kıpırdayamadı.
Evine varınca çocuklarına ve karısına sıkıca sarıldı.
Hayatın çok değerli olduğunu ve o hayata saygı göstermesi gerektiğini daha iyi anladı.
*****
Not: Emniyet şeridini ihlal eden ahlaksızlığın sürücüleri!
Uyduruk çakarlarla kendilerine başkalık katan ahlaksızlar.
Alkollü araç kullanıp insanları öldüren ama babalarının paralarıyla hala trafikte fink atan zengin züppeler bu meseleden ders alır mı acaba?
Almaz!
Onları insan sevgisinden nasibini almadığı içindir ki, kim bilir kaç insanın canı tehlike altındadır!

RANDEVU!
Bir ülkede insanlar yere düşeni kaldırmak yerine, "bana ne canım, başımı belayı mı sokacağım" diyorsa, o ülkede sadece toprağın altında değil üstünde de deprem vardır.
Bu ülkede doğru söyleyen dokuz köyden kovuluyor da hala doğruyu söylemekte direniyorsa, o insan tahtalıköye randevu almış demektir.

Mutluluk Takvimi
Karpuz kabuğuna isim yaz.
Gazetelerde ölüm ilanlarına bak.
Çocuklara kitap armağan et.
Gülümse.

Bir zamanlar can bildiğin
Yabancıyla bir tutulur
Adına yemin verdiğin
Unutulur unutulur

Nerde gözlerde tütmeler
Kapıyı vurup gitmeler
Sabahı sabah etmeler
Unutulur unutulur

Vefa bilmez hiçbir veda
Yorgun güneş vurur cama
Unutamam dersin ama
Yananlar da yakanlar da
Gözün gibi bakanlar da
Unutulur unutulur
HAKKI YALÇIN