Tarihi 29 Kasım 2018

İstanbul İstanbul olalı...

GENEL kabul gören bir sonuç;
"İstanbul'u alan, Türkiye'yi alır.." Başkan Erdoğan da bu sözü sıklıkla söyler ki; bu söze itirazı olan çıkacağını hiç zannetmiyorum. İşte bu yüzden ki partilerin ya da ittifakların ya da işbirliği yapanların en çok üzerinde durduğu Büyükşehir ve ilçeler İstanbul.
MHP'nin Cumhur İttifakı çerçevesinde koşulsuz destekleyeceğini açıkladığı AK Parti'nin İstanbul adayı, titiz bir çalışmanın sonucu olarak Başkan Erdoğan'ın Latin Amerika seyahati sonrasına bırakıldı bu yüzden. Aday gösterilecek isim ya da isimler kadar, uygulanacak seçim stratejisinin de belirleyici olduğunu kayıtlara geçirelim.
Durumun, Cumhur İttifakı açısından son derece net iken, karşı taraf için karmaşık olduğunu söylemek lazım.
Adeta; çok bilinmeyenli denklem gibi CHP'nin, İP'in, HDP'nin ve SP'nin İstanbul adayı ve stratejisi. CHP açısından İstanbul adayının kim olacağı, 31 Mart seçimleri sonrasında CHP'nin yeni Genel Başkanının kim olacağı sorusuyla paralel çünkü. Muharrem İnce'nin İstanbul adayı olmak isteme ısrarı da, Kemal Kılıçdaroğlu'nun liderlik noktasında daha az iddialı olan İlhan Kesici'yi aday göstermek istemesi de, İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun, 10 Aralık Hareketi'nden ekip arkadaşı ve Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı'yı aday gösterme stratejisi de bu yüzden. İP ise; CHP ile pazarlıktaki kozunu Ankara üzerine kurguladığı için, İstanbul'daki desteğinin CHP açısından önemini bilerek bir yol izlemeyi tercih etti. HDP de, İstanbul'da kendi adayını çıkarmayı istiyor ama bir yandan CHP ile dirsek temasına devam. Bu ildeki en iddiasız parti de olsa SP'nin, Doğu ve Güneydoğu'daki mütedeyyin kürt seçmen üzerindeki olası etkisine karşılık İstanbul'da pazarlık gücünü koruyarak devam ettiği ortada. Anlayacağınız; seçmen sayısı açısından seçimin kaderini belirleyecek olan İstanbul'daki adaylık süreci Cumhur İttifakı açısından ne kadar sade ve belli iken; 5 benzemezin biraraya gel(eme)diği İstanbul süreci bir o kadar karışık ve karmaşık. Bu formülü çözmek de, bu düğümü açmak da hiç o kadar kolay değil..

İttifakın asıl hedefi yüzde 52
SALI akşamı a haber ekranlarında Haktan Uysal'ın moderatörlüğünde Sabah gazetesi yazarları Salih Tuna ve Mahmut Övür ve araştırmacı Murat Sarı ile Toplumsal Hafıza Programı'nda yerel seçimleri tartışırken, Cumhur İttifakı'nın, son seçimde aldığı iller haricinde CHP'nin elindeki 10, HDP'nin elindeki 1 şehri ve ilçelerle birlikte toplamda 50 yeri alabileceği konuşuldu. Eskişehir, Hatay, Tekirdağ, Aydın, Zonguldak'ın da aralarında bulunduğu bu illerde ittifakın nasıl şekilleneceği, sözkonusu iddianın gerçekleşmesini doğrudan etkileyecek.
Bu yerleri kazanmak kadar Cumhur İttifakı'nın asıl hedefi, 24 Haziran seçimlerinde elde edilen yüzde 52'nin altına düşmemek de olacak.