Tarihi 28 Ocak 2019

CHP Mağlup, Koltuk Sağlam, ‘Adam’ Kazanan

İParti meclise bir kanun teklifi verdi.
Teklif kabul edilirse eğer seçimlerde eskiden olduğu gibi oyunu kullanan vatandaşın parmağı çıkmayan boya ile boyanacak. Böylece seçimlerde hile yapılmasının önüne geçilebilecekmiş.
Ayrıca sahtekarlık niyetinde olmayan herkesin de bu teklifi desteklemesi gerekiyormuş. Evet, dünyada birçok ülkede dijital seçimler yapılırken ülkemizde muhalefet, AK Parti sayesinde kurtulmuş olduğumuz parmak boyası ilkelliğinin geri gelmesini teklif ediyor.
Tabii ki böyle bir şey olmayacak.
Saçmalıktan öteye gitmeyen parmak boyası teklifine meclisten destek çıkması mümkün değil. Zaten teklif mecliste oylanıp kabul edilse bile teknik olarak 31 Mart seçimlerinde hayata geçirilemez. İYİ Parti de bunu gayet iyi biliyor ama ortalığı karıştırmak için parmak boyası uygulamasının geri getirilmesi teklif ediyor.
Seçim sürecinin her aşamasında muhalefet partileri seçimin güvenliğini itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Seçmen listelerinin askıya çıktığı geçtiğimiz haftalarda ortaya hayali seçmen, ölülere oy kullandırılması, Suriyeliler'in oy kullanması gibi safsatalar attılar. Seçmen listeleri askıdan indi ama ortaya somut bir iddia konulmadı. Anadolu'dan büyükşehirlere çalışmaya gelen işçilerin patronun bulduğu bir adrese beşer onar kayıt edilmesi vakalarının haricinde gerçekten seçimle alakalı, seçim güvenliğini tehlikeye atacak, seçimin güvenilirliğine gölge düşürecek bir tane bile somut iddia yok ortada.
Gerçekten böyle vakalar olsa muhalefet partilerinin bunları delilleri ile gündeme getirmesi, gazetelere televizyonlara ilan vermesi, muhalif siyasetçilerin sokak sokak dolaşarak bunları anlatması, kısacası yerin yerinden oynaması beklenmez miydi? Öyle olurdu... Ama sadece birkaç dedikodu, yuvarlak laflar, iddialar ve iftiralar var. Somut olay yok!
CHP, İYİ Parti, HDP ittifakının Ankara adayı Mansur Yavaş çıkmış hâlâ 5 yıl önce kaybettiği seçimi aslında kazandığını iddia ediyor.
2014 seçimlerde CHP'nin Ankara il başkanı Zeki Alçın'ın açıklamaları var. Alçın, seçimlerde çalınan, kaybolan değiştirilen hiçbir sandığın olmadığını söylüyor.
CHP'li Emrehan Halıcı daha açık konuşuyor. CHP genel başkanlığı görevini yürütmüş, milletvekilliği yapmış Halıcı aynı zamanda ülkenin tanınan bilişimcilerinden. Partisinin seçim işlerinin dijital ayağını da uzunca bir süre Emrehan Halıcı üstlendi.
Kısaca hem siyasi süreçlere hem de teknik süreçlere hakim birisi. Bakın Halıcı ne diyor; "Seçim sonuçlarının bilişimle ilgili bölümünde bir hata veya hile olmadığı yönündeki açıklamalarım Sayın Yavaş'ı memnun etmemiştir. Bu memnuniyetsizliğin bugüne kadar devam ettiği de anlaşılmaktadır. Ancak yapılan açıklamalar tek kelimeyle 'yenilgiye bahane' aramaktır. Yavaş bahaneleri ve suçlamaları bıraksın, işine baksın." Emrehan Halıcı'nın, Yavaş için söyledikleri aslında seçim güvenliği tartışmalarının tümü için geçerli. Kim ki elinde somut bir iddia olmadan hayali seçmenden, kaybolan sandıklardan, çalınan oylardan, çöplerden çıkan pusulalardan bahsediyorsa bilin ki mağlubiyetine kılıf uydurmaya çalışıyordur. Ve bu işin başını da Emrehan Halıcı'nın partisi CHP çeker.
Eskiden olsa seçimden sonra çıkıp 'seçmen cahil, yanlış seçim yaptı' açıklaması yaparlardı. Şimdi de hem seçim öncesinde hem seçim sonrasında 'sonuçlar şaibeli, oylar çalındı' yalanına sarılıyorlar.
Ortadaki tek şaibe ve tek cehalet ise CHP'ye ait. Kılıçdaroğlu girdiği her seçimi kaybetmesine rağmen şaibe ile genel başkanlık koltuğunu koruyor.
Kendisini eleştiren CHP tabanını ise cehaletlerinden faydalanarak 'oylar çalındı' diye kandırıyor.
Seçim sonunda ise CHP yine kaybeden olmaya, Kemal Kılıçdaroğlu genel başkanlığa, Muharrem İnce'nin deyimi ile 'adam yine kazanmaya' devam ediyor.