Tarihi 27 Eylül 2019

Türkiye değilmiş gibi davranamayız

CUMHURBAŞKANI Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndaki konuşmasını dinlerken insanın ne yaparsa yapsın kaderinden kaçamayacağı aklıma geldi. Maalesef kaderden kaçamamayı hep olumsuz durumlar için kullanmaya alışmışız. Ama esasında olumlu veya olumsuz her durum için kaderimizden kaçamıyoruz.
Erdoğan'ın BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma tam olarak Türkiye için bir kaderinden kaçamama durumu.
Yıllar süren ısrarlı çabalarla Türkiye köksüzleştirilmeye çalışıldı. Siyasi ve toplumsal olarak bir imparatorluk varisi olduğumuz unutturulmak istendi.
Etiler'den, Sümerler'den atalar icat ettik ama burnumuzun dibindeki atalarımızı unuttuk.
Keşke unuttuğumuz sadece atalarımız olsaydı. Onlarla beraber kaderimizi de unuttuk. Yıllarca beraber yaşadığımız toplulukları tanımaz hale geldik. Balkanlar'ın, Afrika'nın, Ortadoğu'nun aslında haritada gözüktüğü kadar uzak olmadığını fark etmeyelim diye çevrilmedik dolap kalmadı. O toprakların insanları ile dün de, bugün de iç içe yaşadık ama bir türlü varlıklarını fark edemedik. Siyasi sınırlar bir tarafa Müslüman Türk için "vatan"ın Edirne'den Kars'a, Sinop'tan Hatay'a 780 bin kilometrekareden ibaret olmadığını bilirdik bir zamanlar.
Erdoğan'ın BM konuşması bize unuttuğumuz şeyleri hatırlatıyor.
Dünyada mazlumun olduğu her yerin Türkiye olduğunu anlatıyor. Kimse konuşmasa, biz konuşuruz. Herkes sussa, biz haykırırız. Yol yoksa, yol yaparız. Engel varsa, yıkar geçeriz.
Ama ufkumuzu, siyasetimizi, dünya vizyonumuzu siyasi sınırlarımız ile kısıtlayamayız.
İstesek de yapamayız!
Suriye'de savaş çıkar, Akdeniz'de doğalgaz bulunur, Mısır'da darbe olur, konsolosluk binasında bir gazeteci hunharca katledilir. Eğer hala 1930'larda maddi imkansızlıklar içinde söylenmiş "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" sözüne takılıp kalmadıysanız;
Türkiye'nin siyasi çıkarının çok daha fazlasını gerektirdiğini fark edebilecek bir zihne sahipseniz; Suriye'deki savaşın da, Mısır'daki darbenin de sizin meseleleriniz olduğunu bilirsiniz.
Ve kaderinizden kaçamazsınız!
Kaderinizde Türkiye olmak varsa, Türkiye değilmiş gibi davranamazsınız.
Kulaklarınızı tıkayamazsınız, gözlerinizi kapayamazsınız, ufkunuzu siyasi sınırlarınızla kısıtlayamazsınız.
Erdoğan'ın BM konuşması her şeyden çok bu gerçeği anlatıyor.