Tarihi 18 Ekim 2019

Haklıyız!

SİZ bakmayın ortalığın toz duman olduğuna. Avrupa'dan ve ABD'den gelen kınama açıklamalarına, ambargo tehditlerine. Gürültünün nedeni Türkiye'nin attığı adımın büyüklüğü.
Attığımız taş çok büyük olunca fazlaca kurbağa ürktü sadece. Almanya 'silah satmayacağız' diy or. Zaten son 5 yıldır hiç silah almamışız. ABD'nin daha önce açıkladıkları yaptırımların ne etkisi oldu ki şimdikinin olsun. Trump, Başkan Erdoğan'a mektup yazmış. Cevabını anlayacağı dilden almış. Liste uzar gider. Ama hakikat değişmez; Türkiye kendi pozisyonunu muhataplarına birer birer kabullendiriyor. "Türkiye Kürtlerle savaşıyor" diyen Trump şimdilerde "PKK, DEAŞ kadar tehlikeli" demeye başladı. ABD ardında bir karmaşa bırakarak apar topar Suriye'den çekiliyor.
ABD'li yetkililer "Türkiye harekat için bizden izin almadı, sadece bizi bilgilendirdi" açıklaması yapıyor. Günün sonunda olacağı ben size söyleyeyim; sınırımız terörden arındırılacak! Ya PKK'lı teröristler rejimle anlaşıp geri çekilecekler, ya ABD tasmalarından tutup geri çekecek, ya Rusya bastıracak, ya da hiçbiri olmazsa Türk askeri önüne katıp süpürecek. Bu arada batı medyasında kemikleşmiş bir Türkiye karşıtlığı var.
Yalan haberleri yalan olduğunu bile bile yayınlıyorlar. Doğrusunu bilmedikleri, aldatıldıkları için Türkiye karşıtı haber yapıyor değiller. Hal böyleyken yalanlama yapmanın, doğrusunu anlatmanın etkisi de olmuyor. Peki biz ne yapacağız? Tabii ki doğruyu anlatmaktan vazgeçmeyeceğiz. Yalan söylediğini batılı gazetecilerin her fırsatta yüzüne vuracağız. Biz sınırlarımızdan terörü temizleyelim, biz sahada güçlü olalım yeter. Nasıl ki Trump PKK'nın DEAŞ'tan daha tehlikeli bir terör örgütü olduğunu kabul etmek zorunda kaldı. Diğerleri de eninde sonunda yola gelecekler.